Malatya Büyükşehir Belediyesi, Malatya Kent Konseyi Tarih ve Kültür Mirası Çalışma Grubu ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde tarih öğretmenlerine yönelik En Değerli Hazinemiz Kültürel Mirasımız” konulu bir eğitim semineri düzenlendi. 

Son yıllarda deprem gibi doğal afetler ve define avcıları tarafından yağmalanan kültürel mirasımız konusunda kamuoyunda bir farkındalık oluşturmak amacı ile MABESEM Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Malatya Kent Konseyi Genel Sekreteri Dr. Hasan Batar, Tarih ve Kültür Mirası Çalışma Grubu temsilcisi Orhan Tuğrulca, sunumlarını yapmak üzere Malatya Turgut Özal Üniversitesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mevlüt Anıl Fidan ve Turgut Özal Üniversitesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Taş ve tarih öğretmenleri katıldı.

"MALATYA'NIN TARİHİNİ ORTAYA ÇIKARMAK KOLAY DEĞİL"

Turgut Özal Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Taş, Malatya’nın tarih boyunca birçok uygarlık tarafından istilaya maruz kaldığına vurgu yaparak “Bu şehir tarih boyunca birçok uygarlık tarafından istilaya uğradığı için bu şehrin tarihini derli toplu ortaya çıkarabilmek kolay değildir. Bu yüzden her istilacı toplum, daha önceki toplumun tarihi ve kültürel eserlerini tahrip ediyor” dedi.
Tarih öğretmenlerine kültürel varlıkların korunmasına yönelik önerilerde bulunan Taş “öğrencilerinize kültürel değerlerimizi ve kültür varlıklarımızı tanıtmak noktasında sizlere çok büyük sorumluluklar düşmektedir” konuştu.

Malatya’nın tarihteki yeri ve önemine değinen Tarih ve Kültür Mirası Çalışma Grubu Temsilcisi Orhan Tuğrulca, “Yaklaşık on bin yıllık bir geçmişi olan bir şehrin sakinleriyiz. Son yıllarda biliyorsunuz ki şehirlerin akıbeti belirsizleşmeye başladı. Doğal felaketler, Ortadoğu’daki savaş ve çatışmalar, kültürel hazinelerin bir kısmının kaçak kazılarla yok edilmesi, kültürel mirasımız konusunda endişe duymamız gereken başlıklar olarak karşımıza çıkıyor. Kent Konseyi zemininde uzun süredir şehirle ilgili birtakım çalışmalar yapıyoruz. Malatyalıların gündeminde tarih ve kültür bilincini canlı tutmaya çalışıyoruz. Nasıl bir insanın kimliği, kişiliği varsa şehirlerin de kimliği ve kişiliği olduğunu unutmamalıyız” dedi. 

Eğitim programında sit ve sit alanlarına dair bilgiler veren Malatya Turgut Özal Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Mevlüt Anıl Fidan, “Tarihi devirler boyunca çeşitli medeniyetlerin bir ürünü olup yaşadıkları devirlerin sosyal, ekonomik ve demokratik özelliklerin, kültür varlıklarının yoğun olarak bulunduğu arazilerde, coğrafyalarda karşımıza çıkan ve tespiti yapılmış alanlara sit alanı diyoruz. Taşınmaz kültür varlıklarının muhafaza, bakım, onarım, restorasyon ve fonksiyon değiştirme işlemleri; taşınır kültür varlıklarında ise muhafaza, bakım, onarım ve restorasyon işlerine koruma yada korunma kavramlarını ekliyoruz” dedi.