ALTIN
 3.043,36
DOLAR
 35,4900
STERLİN
43,1978
EURO
 36,2820

'Panik, korku, belirsizlik ve gelecek kaygısı insanlara acı veriyordu'

Malatya'da düzenlenen “Deprem Nedenli Göçün Malatya İline Etkileri” çalıştayında Malatya Turgut Özal Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeynep Sağır, 'Depremler Panik, korku, belirsizlik ve gelecek kaygısı insanlara acı veriyordu, çocuklar yaptıkları resimlerde eski evlerini ve sokaklarını çizmeye çalıştılar" diyerek depremin açtığı psikolojik etkilerin büyük olduğunu söyledi. 

20 Şubat 2025 21:11
'Panik, korku, belirsizlik ve gelecek kaygısı insanlara acı veriyordu'

Malatya Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Malatya Kent Konseyi Genel Sekreteri Dr. Hasan Batar, Battalgazi Belediye Başkan Yardımcısı İsmet Sarıgül,  Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Erdem, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, muhtarlar, akademisyenler, üniversite öğrencileri ve STK’ların temsilcileri katıldı. 
Çalıştay öncesi düzenlenen panelde; Malatya Turgut Özal Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeynep Sağır tarafından “Göçün Psikolojik Etkileri”, Malatya Turgut Özal Üniversitesi Psikoloji Bölümü Arş. Gör. Hakan Sarıyıldız tarafından “Göç Sonrası Aidiyet ve Kimlik”, Malatya Turgut Özal Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Araştırma Merkezi’nde    Uzm. Klinik Psikolog Menekşe Baloğlu tarafından “⁠Göç Sonrası Psikososyal Uyum” konuları ele alındı. Programın moderatörlüğünü ise İnönü Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden Prof. Dr. Gökhan Tuncel yaptı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının akabinde başlayan programda konuşan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er,  depremin ardından, şehrimizin her anlamda yeniden inşa edilmesi, yalnızca altyapı ve fiziksel yapıların yeniden kurulmasıyla mümkün olmayacağını belirterek,  psikososyal iyileşmenin de önemli olduğuna değindi. Bu kapsamda düzenlenen çalıştay programının çok anlamlı olduğunu söyleyen Er, “Deprem ve sonrasında yaşanan psikososyal etkilerini tartışarak, bu süreçte halkımızın ihtiyaçlarına, travmalarına ve psikolojik durumlarına yönelik çözümlerin orttaya konulması takdire şayandır. Bunun için akademisyenlerimizin kıymetli katkılarına, sivil toplum kuruluşlarımızın desteğine ve siz değerli katılımcıların önerilerine her zaman ihtiyacımız olacaktır” dedi.

"GELECEK KAYGISI İNSANLARA ACI VERDİ"

“Göçün Psikolojik Etkileri” konusu üzerine konuşmalarını yapan Malatya Turgut Özal Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeynep Sağır, Depremle yaşanan olumsuz koşulların sadece fiziksel değil aynı zamanda psikolojik zorlukları da içerdiğini söyleyerek “Psikolojik sorunların çocuklar, yaşlılar ile yatalak hastalar ve ev sahipleri üzerinde farklı etkilere sebebiyet verdi. Çocuklar resimlerinde evlerini, mahallerini yeniden çizmeye çalıştılar. Ev sahiplerinin, misafirleriyle gösterdiği tutum, onlara geçici olarak kalacakları hissi vermesine neden oldu. Herkesin yaşadığı psikolojik etki farklıydı. Panik, korku, belirsizlik ve gelecek kaygısı insanlara acı veriyordu. Bunları iyileştirme adına yapılan her türlü çalışma çok kıymetli” dedi.


“Göç Sonrası Aidiyet ve Kimlik” konusu üzerine konuşan Malatya Turgut Özal Üniversitesi Psikoloji Bölümü Araştırma Görevlisi Hakan Sarıyıldız, deprem ve göçün sadece fiziksel kayıplara değil, aynı zamanda kimlik ve aidiyet duygusuna da büyük zarar verdiğini ifade ederek, başta deprem olmak üzere diğer tüm doğal afetler bireylerin yalnızca fiziksel kayıplar yaşamalarına neden olmadığını belirtti.   Sarıyıldız, deprem nedeniyle yaşanılan fiziksel kayıpların, psikolojik etkilerin aslında beraber ele alınması gerekliliğini vurgulayarak, “Bizim kimliğimiz ve aidiyetimiz depremle etkilenir. İsterseniz siz şehir dışına çıkın, isterseniz aynı ilde kalın. Sizin kimliğiniz ve aidiyet duygunuz belli bir süreliğine, sarsılabilir ve yıkılabilir ne yazık ki” dedi.


“Göç Sonrası Psikososyal Uyum” konusunu anlatan Malatya Turgut Özal Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Araştırma Merkezi’nde    Uzm. Klinik Psikolog Menekşe Baloğlu “Göç edenler bir taraftan kendi kültürel değerlerini korumaya çalışırken bir taraftan da gittikleri yerdeki sosyokültürel ortama uyum sağlamaya çalışmaktadırlar. Psikososyal uyum, bu sürecin sağlıklı bir şekilde yönetilmesini ifade eder ve bireylerin yeni çevrelerine adapte olabilmelerini içerir. Konut ihtiyacı, çocukların eğitime devam etmesi, okul ortamına alışması ebeveynlerin iş bulma ve iş ortamına uyum sağlaması, ötekileştirilme gibi birçok neden ile psikososyal uyumlar gecikebilir” dedi.


Programın ikinci oturumunda oluşturulan çalıştay masalarında göçün psikolojik etkileri, göç sonrası aidiyet ve kimlik, göç sonrası psikososyal uyum üzerine uzman kişiler eşliğinde katılımcılar da çalışmaya katılarak konuyu derinlemesine ele alarak çeşitli öneriler ortaya koydular. Malatya Kent Konseyi’nden verilen bilgiye göre, çalıştay kapsamında görüş ve önerilerin bir rapor şeklinde çok yakın zamanda kamuoyunun bilgisine sunulacağı belirtildi.

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.