Malatya’da AKP’nin yıktığı/ yıktırdığı camilere bir yenisi daha eklendi. Geçmiş yıllarda yaş sebze meyve hal binasının olduğu alan Hollandalı bir firmaya alışveriş merkezi yapımı için satılmış ve alan içinde yer alan cami yıkılmıştı. Daha sonra Şire Pazarı içinde yer alan cami yıktırılmıştı. Ardından da Regaib Kandili günü Abbas Efendi Cami yıkılmıştı.AKP’li yöneticiler tarafından yıktırılan camilere son olarak bir tarihi cami daha eklendi; Miralay Şah Ali Bey Camii.
Konuyu meclis gündemine taşıyan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Miralay Şah Ali Bey Camiinin ‘Kültür Varlığı Tescili’ kararı bulunduğu, Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun yıkıma karşı çıktığı, ancak, kurula yapılan baskılar nedeniyle Caminin Kültür Varlığı Tescili’nin 1 Ekim 2020 tarihinde kaldırıldığının konuşulduğunu kaydetti.
24 OCAK DEPREMİNİ BAHANE ETTİLER
Battalgazi İlçesi’ne bağlı Eskimalatya’da bulunan halk arasında Alacakapı Mescidi olarak da nitelendirilen Miralay Şah Ali Bey Cami’si bir oldu bittiye getirilerek yıkıldığını kaydeden Ağbaba, “24 Ocak 2020 tarihli Sivrice depremi caminin tarihsel ve asıl yapısında değil, sonradan inşa edilen eklentilerde hasar yaratmış, belirtilen eklentiler yıkılınca sanatsal ve kültürel değeri yüksek olan asıl tarihî bina ortaya çıkmıştır. Ancak bu gerçek bilinmesine rağmen bazı çevreler tarafından caminin tamamının inatla ve ısrarla yıkılmak istenmesi ve nihayetinde bu amaçlarına ulaşmaları kamuoyunda tartışma yaratmaktadır” ifadelerini kullandı.
CAMİNİN KÜLTÜR VARLIĞI TESCİLİ 1 EKİM 2020 TARİHİNDE KALDIRILDI
“428 yıllık Miralay Şah Ali Bey Camiinin ‘Kültür Varlığı Tescili’ kararı bulunduğu, Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun yıkıma karşı çıktığı, ancak, kurula yapılan baskılar nedeniyle Caminin Kültür Varlığı Tescili’nin 1 Ekim 2020 tarihinde kaldırıldığı belirtilmektedir” diyen CHP’li Ağbaba, “Mayıs ayı içerisinde basına yansıyan haberlerde Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından depremde zarar gören yapıların yeniden güzel günlerine dönmesini sağlamak amacıyla çalışma başlatıldığı, aralarında Miralay Şah Ali Bey Camii’nin de olduğu Elazığ ve Malatya'da depremden hasar gören 17 tarihi yapının projeleri tamamlanarak restorasyon çalışmaları başlatıldığı belirtilmesine rağmen 428 yıllık caminin yıkılması apar topar yıkılması Malatyalıların tepkilerine sebep olmuştur” dedi.
SİVAS KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA KURULU AYNI YIL İÇERİSİNDE NEDEN İKİ AYRI KARAR VERDİ?
CAMİ YERİ TİCARİ ALAN MI YAPILACAK?
Ağbaba, konuyla ilgili Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy tarafından cevaplandırılması istemiyle TBMM Başkanlığına bir de oru önergesi verdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Bakan Ersoy’a şu soruları yöneltti.
“Malatya ilinde yer alan tarihi Miralay Şah Ali Bey Camii’nin yıkılma sebebi nedir?Belirtilen tarihi caminin asıl binası 24 Ocak 2020 Sivrice Depremi’nde hasar görmüş müdür? Görmemiş ise caminin ısrarla yıkılmasını isteyenlerin amacı nedir? Miralay Şah Ali Bey Camii’nin vakıf senedinde, yıkılan Cami kast edilerek, “Her kim, bunu (vakfı), tebdil etmeğe (değiştirmeye) kalkışırsa Allahın gazabına uğrar. Onun yeri cehennemdir. Orası ne kötü yerdir” şeklinde beddua edildiği belirtilmektedir. AKP Genel Başkanı geçtiğimiz aylarda, -tarihçilerin olmadığı yönünde kesin bilgi vermesine rağmen- Ayasofya’yı müze yapan Atatürk'ün Fatih'in bedduasını aldığını, müzeye çevrilmesinin yanlışlığını dile getirmiş, bu sözler büyük tepki toplamıştı. Eskimalatya’da yer alan caminin vakıf senedinde ki beddua ile ilgili ise camiyi yıkan kişiler hakkında ortaya konulan sessizlik manidardır. Bakanlığınızın bu konudaki sessizliğinin sebebi nedir? 1977 yılında Kültür Varlığı olarak tescil edilen tarihi caminin depremden sonra bile tescilin kaldırılmaması yönünde karar veren Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu kararının kim veya kimler tarafından değiştirilmesi istenmiştir? Kurul tarafından aynı yıl içerisinde iki ayrı karar verilmesine sebep nedir? Mayıs ayında Miralay Şah Ali Bey Camii’nin restorasyonun yapılacağı açıklanmasına rağmen, Ekim ayında yıkım kararı verilmesi Bakanlığınız tarafından nasıl değerlendirilmektedir? Üçüncü derece Arkeolojik sit alanı olan cami alanında, herhangi bir kazı ya da sondaj araştırması yapmadan, yapının ortadan kaldırılması talebi kimlerden gelmiştir? Cami yerinin ticari alan haline getirileceği iddiaları doğru mudur?