CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, 24 Ocak depreminin 1. Yılında yazılı bir açıklama yaparak değerlendirmelerde bulundu. Ağbaba; “24 Ocak 2020 tarihinde Elâzığ Sivrice Merkezli 6,5 şiddetindeki 22 saniye süren deprem Elazığ ve Malatya’da büyük yıkım gerçekleştirdi. Deprem Elâzığ, Malatya, Kahramanmaraş, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman ve Batman'da çok sayıda binanın yıkılmasına sebep olurken 37’si Elazığ’dan ( 29 kişi  Merkez, 4 kişi  Sivrice,4 kişi Maden) 4’ü Malatya’dan (4 kişi Doğanyol) 41 yurttaşımız yaşamını yitirdi.Hayatını kaybeden yurttaşlarımızı bir kez daha saygıyla anıyorum” dedi.

AYLARCA HAK SAHİBİ OLDUKLARINI İSPAT ETMEK İÇİN ÇABA GÖSTEREN DEPREMZEDELERİMİZ VAR

Depremzedelerin aradan geçen 1 yıllık süre içerisinde devletin yaraları sarmasını beklediklerini ancak yaralarının kanamaya devam ettiğini kaydeden Ağbaba, “Deprem sonrası yapılan 11 bin liralık yardım 1 yıldır perişan olmuş insanlar için çok düşük bir rakam kalmıştır. Üstelik bazı depremzedelerin hesabına yatırılan paralara bloke konulup geri alınmış, yaptığımız açıklamaların ardından paraları tekrar verilmiştir. Pütürge, Doğanyol, Kale ilçelerinde insanlar bir taraftan hava şartlarıyla, bir taraftan geçim derdiyle uğraşırken diğer taraftan da AKP’nin ‘bitirdik diye övündüğü bürokrasi’ ile mücadele ediyor. Aylarca hak sahibi olduklarını ispat etmek için çaba gösteren depremzedelerimiz var” ifadelerini kullandı.

CUMHURBAŞKANININ SÖYLEDİĞİ GİBİ ‘ÖNEMLİ ÖLÇÜDE’ BİTİRİLEN KONUT YOK

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ekim ayında yaptığı konuşmalarda “Malatya'da 5 bin 24 ve Elazığ'da 18 bin 868 konutun önemli bir kısmını bitirdik.” İfadelerini kullanmasına rağmen ortada ‘önemli ölçüde’ bitirilen konut yok.Milletvekilleri ‘yaralar sarıldı’ diyor. Sarılan yara yok. Erdoğan o dönem 5 bin 24 deprem konutundan  446’sını teslim etmekle övünmüştü. Malatya’daki AKP Milletvekilleri ise Erdoğan’ın bu konuşmasının ardından onun cümlelerini boşa çıkararak ‘2 bin konutu yıl sonuna kadar bitirip, 3 bin konutun 7 ay içinde teslim edileceklerini’ açıklamışlardı.Ancak depremin 1. Yılında hem Cumhurbaşkanının hem de  milletvekillerinin sözlerinin askıda kaldığını görüyoruz.Binlerce depremzede ikinci kışlarına çadırlarda, konteynırlarda girmek zorunda bırakılıyor” ifadelerini kullandı.

TOPLU KONUT ISRARI YENİ VE DAHA BÜYÜK SORUNLAR YARATACAK

Ağbaba açıklamasının devamında; “24 Ocak depreminin gecesinde Pütürge, Doğanyol, Kale ve Battalgazi’de depremzedelere dayanışma duygularımızı iletmiştik. Günlerce köy köy hatta ev ev dolaşarak depremzedelerin sorunları, taleplerini dinlemiştik.Kamuoyu ile bu sorun ve talepleri paylaşmıştık. O dönem vatandaşlar kendi evlerinin yerine yeni ev yapılması yönünde taleplerini iletmişti. Ancak geldiğimiz noktada Pütürge, Kale, Doğanyol ve Battalgazi’de ısrarla toplu konuta yönelmek önümüzdeki dönemde yeni sorunları beraberinde getirecek.Hayvancılıkla geçimini sağlayan vatandaşları, toplu konutlara hapsetmek, bölgedeki tarım ve hayvancılığı bitirecek.Binlerce kişinin doğup büyüdükleri topraklarından göç etmesine sebep olacak.TOKİ tarafından sürekli bahaneler üretilerek mahallelerde ev yapmak yerine toplu konutlar yapılmak istenmesi gelecekte çok daha büyük ve içinden çıkılmaz bir sorunlar kümesi yaratacak” ifadelerini kullandı.

DEPREM ENGELLENMEZ AMA KAYIPLAR ENGELLENEBİLİR

Uzmanların 4 Ocak’tan sonra büyüklüğü 2 ve daha yüksek 2 bine yakın artçı deprem meydana geldiğini,Pütürge-Sivrice Fayının, Karlıova’dan başlayıp Hatay, Kırıkhan’a kadar uzanan ve Türkiye’nin ikinci en büyük fayı olan Doğu Anadolu Fayı’nın bir parçası olduğunu, 1908’den bu yana 6.0’dan büyük bir deprem oluşturmadığını, yakın gelecekte Erkenek ve Pazarcık Fayları üzerinde bulunan bölgelerde deprem risklerini azaltmak için gecikmeden merkezi ve yerel yönetimlerin çalışmalar yapması gerektiğini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Elbette yer altındaki deprem oluşumunu engellemek mümkün değil, ancak yer üstünde insanların hayatını kaybetmelerini engellemek mümkün. Deprem olduktan sonra onlara sosyal devletin gerçek yüzünü göstermek mümkün.Onları 1 yıl çadıra mahkum etmemek mümkün.Fay hatlarında bulunan tüm yerleşim birimlerinde analizler yapılmalı,deprem riski olan alanlar boşaltılmalı,depremde can ve mal kaybını en aza indirmek için mutlaka gerçekçi ve sistemli çalışmalar yapılmalı” dedi.