CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Malatya İl Teşkilatı’nda, İl Başkanı Enver Kiraz ve partililerin katılımıyla düzenlediği basın toplantısı düzenleyerek Türkiye ve Malatya gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“Bu Kazalar Araştırılsın” 

Ağbaba, Bitlis Tatvan’da 11 askerin şehit düştüğü helikopterin kaza kırıma uğramasıyla ilgili “Biri Korgeneral olmak üzere 11 askerimizi şehit verdiğimiz bu helikopter kazası mutlaka araştırılmalıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bununla ilgili komisyon kurulmalıdır” dedi.

Yaşanan kazananın Türkiye’yi derinden yaralayıp, üzdüğünü ifade eden Ağbaba, “11 askerimiz helikopter kazasında şehit oldu. 1996’dan buyana görev yapan yaşı 25 olan bir helikopterde askerleriniz şehit oldu. Maalesef ilk kaza değil, umarım son kaza olur. Daha önce Isparta’da bir kaza yaşanmıştı. Yine hepimizi çok derinden yaralayan 2017 yılında Şırnak’ta meydana gelmiş ve 13 askerimiz şehit olmuştu. Bunlardan birisi de Malatyalı hemşerimiz Yarbay Songül Yakut idi. Yine Tunceli-Pülümür’de helikopter kazası meydana gelmişti ve şehitlerimiz vardı” dedi.

Ağbaba, Türkiye’nin uzunca bir süredir helikopter kazalarını yaşadığını kaydederek, şunları söyledi: “Kazanın yaşanmış olduğu helikopterle ilgili çeşitli iddialar var. Bu helikopterin dağlık araziye uygun olmadığı, genelde düz arazide görev yaptığı söyleniyor. Bu arazilerin bir üssünün İzmir olduğu ve geçici görevle Doğu’ya gönderildiği de söyleniyor. Bu iddiaların ciddi bir şekilde araştırılması gerekiyor. Dünyada herhalde bizim kadar kazada şehit veren başka bir ülke yok. Maalesef helikopter kazalarında askerlerimizi şehit veriyoruz.”

Kaza kırıma uğrayan helikopterin 25 yaşında olduğunu iddia eden Ağbaba, “Beyler kendileri sıfır model 5-6 milyonluk zırhlı araçlara biner, her gün yeni modellerle araçlar değiştirilir ama askerimize reva görülen helikopterin yaşı 25. Acaba 25, 10 ya da 5 yaşında araca binen politikacı var mı? Ülkeyi yönetenler kaç yaşında araca biniyor? Bizim en iyi yaptığımız şey cenaze kaldırmak, şehit cenazesi kaldırmak. Şehit cenazesinin önünde tabutun, al bayrağın üzerine elimizi koyarak konuşmak. Bu kazalar araştırılsın. Bu kazaların sebepleri araştırılsın, bir daha askerimiz şehit olmasın. Ama yapılan tek şey cenazenin arkasından Fatiha okumak, cenazenin üzerinde politika yapıp, nutuk atmak. Bu işte sorumlu var mı, yok. Songül Yakut’u kaybettiğimiz Şırnak’taki helikopter kazası gibi unutacak mıyız, unutacağız. Üç gün sonra buda unutulacak. Buradan çağrı yapıyoruz; biri Korgeneral olmak üzere 11 askerimizi şehit verdiğimiz bu helikopter kazası mutlaka araştırılmalıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bununla ilgili komisyon kurulmalıdır” diye konuştu.

“Her 3 gençten 1’i İşsiz” 

“Türkiye’de her geçen gün işsiz sayısı artıyor” diyen Ağbaba, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Her geçen gün yeni kavramlarla tanışıyoruz. Ev kadınları var, şimdi birde ‘Ev Gençlerimiz’ oldu. ‘Ev Gençleri’nde de Avrupa’da birinciyiz. Avrupa’da ortalama oran yüzde 13 seviyesindeyken, Türkiye’de yüzde 30,7. Türkiye’de her 3 gençten 1’i işsiz durumda. Yine bu dönemde 3 milyon 771 bin işsizlik tehlikesiyle karşı karşıyayız. Bunun sebebi de Mart sonu itibariyle kısa çalışma ödeneği ile işten çıkarma yasağının bitmesi. Sanki pandemi bitmiş gibi maalesef kısa çalışma ödeneğinin uzatılmayacağı söyleniyor. 3 milyon 771 bin işçimiz Mart sonrasında kitlesel işsizlikle karşı karşıya. Kısa çalışma ödeneği pandemi sonuna kadar uzatılmalı, işten çıkarma yasağı da devam etmelidir.”

“TARSİM, ‘Kayısı Korona Oldu, Kalp Krizi Geçirdi’ Diyebilir” 

Geçen günlerde yaptığı ‘Darende ve Kuluncak’ta meydana gelen don sonrası bazı bölgelerde kayısıda yüzde 90’a varan ürün kaybı yaşandığı’ açıklamasını anımsatan Ağbaba, “TARSİM, Malatya’da sorun çözemeyen kurumların başında geliyor. Kısa süre önce Darende, Kuluncak ve Hekimhan’ın bazı mahallelerinde dondan kaynaklı yüzde 90’lara varan bir zararla karşı karşıyayız. Öyle ucube bir sistemle karşı karşıyayız ki TARSİM, ürününün tamamı yanan üreticiye 1 kuruş ödeme yapmayacak ama poliçe bedelini isteyecek. Çok çeşitli hastalıklar icat ediliyor. Monilya hastalığı çıktı. Önümüzdeki günlerde TARSİM ‘kayısı korona oldu, kalp krizi geçirdi’ diyebilir. Para vermemek için der mi, der. Çiftçiye para vermemek için ‘kal krizi, yüksek tansiyona bağlı ölüm’ der, böyle bir durumla karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.

“Yazıhan’daki çiftçi, Battalgazi Sulama Birliği’nin borcunu ödüyor” 

Sulama birlikleriyle ilgili de sıkıntıların olduğunu dile getiren Ağbaba, şunları söyledi: “Kayyum nereye atanıyor, sadece belediyelere değil sulama birliklerine de atandı. Birkaç günden beri özellikle Yazıhan’dan çok yoğun telefon alıyoruz. “Olmayan borçları bize ödetiyorlar’ diyorlar. Tam bir Deli Dumrul meselesi. Yazıhan Sulama Birliği, Battalgazi Sulama Birliği’ne devredildi. Yazıhan Sulama Birliği’nin bir kuruş borcu yok, Battalgazi Sulama Birliği’nin borcu çok, o borcu da kim ödüyor, Yazıhan Sulama Birliği’ne pay edilmiş. Yazıhan Sulama Birliği’nin 2018 öncesi bir kuruş borcu yokken, Battalgazi Sulama Birliği’nin kötü yönetiminden kaynaklı 10 milyona yakın borcu olduğu söyleniyor. Yazıhan’daki çiftçi, Battalgazi Sulama Birliği’nin borcunu ödemeye çalışıyor. Milletvekili olduğumuz günden beri Malatya’nın en önemli sorunu su. Çözülebildi mi, çözülemedi, çözülecek mi, çözülmeyecek.”

“Bazıları Buraya Göz Dikmiş Durumda” 

“Malatya’da tarumar edilmeyen hiçbir yer kalmadı” diyen Ağbaba, konuşmasında şunları kaydetti:

“Caddeye bakın; Tekel vardı tarumar edildi. İleride Sümerbank’ın arazisi 5,9 milyon dolara satıldı, kimin sesi çıktı? Meteoroloji Bölge Müdürlüğü kapatıldı, kimin sesi çıktı? Şeker Fabrikası pay pay gidiyor, kimin sesi çıktı? Eski Köy Garajı satıldı, kimin sesi çıktı? Hal binası vardı ne oldu? Kim sattı, AK Partililer sattı. Şimdi önümüzde bir mesele daha var; Osmanlı’dan miras kalan, Atatürk döneminde geliştirilen Malatya’nın en kıymetli arazisi Sultansuyu Harası adım adım peşkeş çekilecek. Önce binalara ‘depreme dayanıklı değil’ denildi. O Cumhuriyet döneminden kalma yatay mimari binalar yıkışmak isteniyor. Şimdide Türkiye’nin kayısı kadar ünlü Sultansu’yumuz var, milyonlarca dolara at üretilip satılıyor. 2014 yılında Sultansuyu Hippoterapi Merkezi açılmıştı. Sultansuyu birilerinin iştahını kabartırken, önce binayı yıkmak istediler sonra sosyal tesislileri 5 yıllığına kiraya verdiler. Şimdi hippoterapi merkezi 5 yıllığına özel bir firmaya kiralanmış durumda. Burada açıkça suçluyorum; AK Parti milletvekilleri, burada parmağınız var mı yok mu? Ortaklığınız var mı yok mu? Ama sorumlu olduğunuz kesin. Siz burada bostan korkuluğu değilsiniz. Sultansuyu kimsenin babasının çiftliği değil, AKP’nin çiftliği hiç değil. Osmanlı döneminde kurulmuş, Cumhuriyetin en önemli Malatya’ya verdiği en önemli kurumlardan birisi ama burası da peşkeş çekilecek. AKP’lilerin parmağı yoksa sorumlulukları vardır. Bazıları buraya göz dikmiş durumda.”

“Tankın Üzerine Çıkmış Olması Mümkün Değil” 

Ağbaba, bir gazetecinin “AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık, 28 Şubat’ta tankın üzerine çıktığını söyledi, bununla ilgili yorumunuz nedir?” sorusuna, “Vallahi 28 Şubat döneminde ben il başkanıydım. Hatta o eylemleri de biliyorum. Sayın Öznur Çalık başka bir siyasi partide siyaset yapıyordu. Malatya sokaklarına tank çıkmadı, dolayısıyla Öznur Çalık’ta tankın üzerine çıkmış olması mümkün değil. O zaman Öznur Hanım farklı siyasi görüşü, düşünceyi savunuyordu. Öyle bırakın tankın üzerine çıkmayı 28 Şubat eylemlerinde nerede olduğunu merak ediyorsanız arşivlere bakın” cevabını verdi.