Malatyalı Keşşaf Hoca, Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya Sivas’da kurulan oyunu bozan önder kişi olarak bilinir. Milli Mücadeleye verdiği destek ile tanınır. Damat Ferit, İngiliz Casusu Binbaşı Noel, Elazığ Valisi Ali Galip Bedirhaniler ve Malatya Mutasarrıfı Halil Rami Bedirhan’ın Kürt aşiretlerini ayaklandırıp Sivas kongresinin basılması, Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarının saf dışı bırakılması oyununu bozan, daha sonra milli mücadeleye önemli katkıları olanların başında yer alan Keşşaf Hoca, Yeşilyurt Kuyuönü Mezarlığında yatmaktadır. Mezarı her gün yüzlerce kişi tarafından ziyaret edilir, Cuma günleri ise mezar etrafında kalabalık bir kadın topluluğu bulunur. Halk; özellikle de kadınlar hiç yalnız bırakmaz. Olağanüstü ermişlik rivayetleri anlatırlar Keşşaf Hoca için.
Keşşaf Hoca, Malatya'nın tanınmış velilerindendir. 1862 yılında Malatya'da dünyaya geldi. Babası, şehrin en köklü ve eski ailelerinden Kirişçizâdeler'e mensup Mustafa Efendi'dir. Küçük yaşta ilim tahsiline başlayıp 1889'da icazet almıştır. 1938 yılında vefat etmiş, Aşağıbağlar köyü mezarlığında defnedilmiştir. Kabri, halen ziyaret edilmektedir. Keşşaf Hoca Efendi ile ilgili yaygın menkıbelerden birisinde şöyle anlatılır:
"Keşşaf hocanın gençlik yıllarında Divriği'de çok sayıda âlim bulunmaktadır. Keşşaf Hoca'nın yolu bir gün bu ilçeye düşer. Kaldığı yerde ulema kisvesi değiştirerek medreselerden birisine gider. Bir köşede dersi takip etmeye başlar. Dersin hocası Muhyiddin-i Arabî Hazretleri'ne atıp tutmaya başlayınca, çok sinirlenen Keşşaf Hoca, eline geçirdiği bir malını fırlatarak hocanın kafasını yarar. Sonra talebelerinin şaşkın bakışları arasında ayağa kalkıp: "Sen o büyük zatın aleyhinde konuşursan, onun bir kölesi gelip işte böyle kafanı kırar" der. Sonra da dışarı çıkar. Arkasından koşanlar onu yakalayamazlar. Hoca Efendi ise yakında bulunan Müftülük binasına doğru gitmektedir. Arkasından gelenlerle birlikte binaya girer. Kütüphaneden çekip çıkardığı bir kitabın sayfalarını çevirerek bir sayfaya parmağını basar: "Okuyun şurayı" der. Orada bulunanlardan biri sesli olarak okuyunca Keşşaf Hoca'nın haklı olduğunu herkes anlar ve ders veren hoca efendi de tevbe eder.”