"İmzalanan protokolle bölgede rol model olacaklarını belirten Rektör Prof. Dr. Karabulut, üniversitelerin sosyal ve kültürel sorumluluklarının da olduğunu ifade etti ve “60 yaş üstündeki herkes müracaat edebilirler tabii ki sayı sınırlamamız olacak. Alacakları dersler genelde sosyal hayatta kendilerine lazım olacak dersler. Herhangi bir mühendislik veya sosyal disiplin dalında değil genel anlamda 60 yaş üzeri insanlarımızın ihtiyacı olan sosyal içerikli dersler olacak." dedi.
"Karşılıklı öğrenme ve karşılık eğitim programı içerisinde gerçekleşecek olan çok güzel bir model”
Yaşlıların üniversite ile sosyalleşeceklerini ve gençlere de örnek olacaklarını belirten Prof. Dr. Karabulut, “. İhtiyaçlarına ve ilgi alanlarına odaklı, özel olarak hazırladığımız öğretim programıyla, yaşlılarımızın öğrenme merakı ve isteği sadece teşvik edilmeyecek, aynı zamanda kendisine ve topluma hala faydalı olabilen, bağımsız ve katılımcı ’yeni yaşlılar’, bu yeni girişimin katma değeri olacaktır. Yaşam boyu öğrenmenin en önemli özelliği rezervlerinizi korumak ve geliştirmek, yeterliliklerinizi artırmak. Yeni bilgi ve deneyimler edinmek, tecrübe transfer etmek ve tecrübeler kazanmak. Kriz durumunda bunu sevk ve idare edebilmek. Bunları öğrencilerimiz 4 yıl boyunca yeniden öğrenecekler, kampüs içerisindeki genç arkadaşlarımızla paylaşacaklar. Bu karşılıklı öğrenme ve karşılık eğitim programı içerisinde gerçekleşecek olan çok güzel bir model" dedi.
“İlk defa yaşlı birey odak noktaya konulmakla kalmayıp, öğrenme yetenek ve becerilerinin varlığı algılanıyor.”
Günümüzde yaşlıların bilim, politika ve ekonomide artan şekilde farklı beklenti, olanak ve sorun kaynağı olarak farklı açılardan ele alındığı yeni bir sürecin içerisine girildiğini ifade eden Rektör Prof. Dr. Karabulut, “Bazen aktörler kendi bakış açılarından yaşlıyı değil, kendi umutlarını görebiliyor ve yaşlı arka plana düşüyor. Örneğin yaşlıya saygı kavramının yaşlı birey dışındaki aktörlerde yarattığı umut ve beklentilerde bunu görebiliyoruz. Beklentiler şimdiye kadar dikkate alınmayan yeni girişimlere de vesile teşkil edebilir. Bunlar arasında Tazelenme Üniversitesi son yılların en anlamlı gelişmelerinden biridir. Çünkü ilk defa yaşlı birey odak noktaya konulmakla kalmayıp, yaşlı bireyin öğrenme yetenek ve becerilerinin varlığı algılanmış ve bunların ömür boyu kalıcı özellikler olarak insan yaşından bağımsız olarak algılanmıştır.” ifadelerini kullandı.
“Bu girişim bilim camiasına anlamlı bir çağrı olarak nitelendirilebilir.”
“Yaşlıyı yeni bir konuma getiren Tazelenme Üniversitesi’nin ömür boyu yaşlanan bireye eğitim olanağı sunması ülkemizde ilk defa gerçekleşmektedir. Bu girişim hem toplumsal yaşlanmaya verilen anlamlı bir yanıt hem de bilim camiasına anlamlı bir çağrı olarak nitelendirilebilir.” diyen Karabulut, üstlenilen sorumluluğun büyük olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Tazelenme Üniversitesi’nde gönüllülük ilkesi önemli bir yere sahiptir. Hem öğrencileri hem de öğretim üyeleri hem de kurum olarak Tazelenme Üniversitesi’ni destekleyen üniversiteler aktör olarak rollerini gönüllülük esasıyla yerine getirmektedir. Ülkemizde ilk defa öğretim üyeleri, yaşlılar ve üniversiteler, yaşlılığa yeni bir sima kazandıran anlamlı olduğu kadar önemli bir girişimde birlikte ortak bir hedefe yöneliyorlar.
Tazelenme Üniversitesi ömür boyu öğrenen insanlar yaratarak yaşlılığın gülen yüzünü topluma ve toplumun tüm aktörlerine tanıtmak hedefini odak noktaya koyan, tarihimizde ilk defa yaşlıya saygı kavramına yeni bir boyut ekleyen, çağdaş, demokratik, insancıl bir proje olarak insan onurunun da anlamsal boyutlarında bir tazelenme yaratmayı başarmaktadır.” dedi.
“Doğu Anadolu’daki İlk Tazelenme Üniversitesi MTÜ”
İmzalanan protokol ile yerleşkedeki gençlerin üniversiteye gelen 60 yaş üstü bireylerin tecrübelerinden faydalanacaklarını dile getiren Prof. Dr. Karabulut, “Malatya Turgut Özal Üniversitesi yerel değerlerden kopmadan evrensel değerlere ulaşan, yerel değerleri evrensele, evrensel değerleri yerele taşıyan uluslararası bir üniversite idealini yaşatmaktadır. Üniversitemizin öncelikli hedefi şehrimizle, bölgemizle ve yaşadığımız toplumla bütünleşmek, topluma her anlamda hizmet etmektir. Yerleşkemizde ki gençlerimiz de bu projede büyük etken olacaklar. Onlar büyüklerimizin tecrübelerinden faydalanırken, yaşlılarımız da onların destekleri ile daha verimli zamanlar geçirecekler. Buradan yola çıkarak üniversite olarak Doğu Anadolu’daki İlk Tazelenme Üniversitesi olarak diğer paydaşlarımıza da her zaman destek olacağımızı belirtmek istiyorum.” şeklinde konuştu.