Akaryakıt zamları sonrası servis esnafının kontak kapatacak duruma geldiğini belirten Ağbaba, “Şu anda gündemimiz esnaf. Türkiye'de hem zincir marketler, hem savaş ortamı esnafı kötü etkiledi, etkileri önümüzdeki dönemlerde de sürecek. Enflasyon açıklandı. Bugün gelen zamlar hariç enflasyonun önümüzdeki ayda daha da artacağı görülüyor. Enflasyon hesaplarında akaryakıtın önemli bir ağırlığı var. 2018 yılında milletvekilleri ile ekonomi masası oluşturarak ziyaretlere çıktık, ekonomi krizin olacağını ve önlem alınması gerektiğini söyledik. Maalesef bu anlamda tedbir alınmadı. Esnaf maalesef kötü günler geçirmekte. Taşımalı sistemde 7 liraya ihaleye aldılar, şimdi mazot 22 liraya dayandı. Bu konunun mutlaka değerlendirilmesi gerekiyor. Yakında öğrenci taşıyacak minibüs kalmayacak. Ayrıca kentteki bu özel halk otobüslerinde ücretsiz binişlerini devlet kendisi karşılamalı. Bunlar aylık bin lira karşılığında otobüslere biniyorlar. Devlet, halk otobüsçü esnafının üzerinden iyilik yapamaz. Yapıyorsa devlet kendisi yapsın” dedi.
Esnaf Bakanlığı kuracağız
“Türkiye’deki tüm esnaf odalarını, esnafları gezmeye çalışıyoruz. Parti politikalarını oluştururken mutlaka esnaf odalarımızın görüşlerini alıyoruz, onların söylemiş olduğu şeylerle bir politika oluşturmaya çalışıyoruz. Tüm esnaf odalarının ortak talebi, Esnaf Bakanlığının kurulması üzerinedir. İktidara geldiğimizde yapacağımız ilk şey Esnaf Bakanlığını kurmak olacak. Esnafa sicil affının getirilmesini istiyoruz. Yine esnafın borçlarına ait faizleri sileceğiz. Ayrıca zincir marketler konusunda düzenlemeyi, sınırlandırmayı getireceğiz. Bildiğiniz gibi Türkiye’nin her tarafında anormal bir şekilde çoğalıyor. Eskiden mahallelerde vardı, şimdi köylere kadar girmiş durumda. Yeni bir yasa gündemde. Bilimsel eğitim yapan, üretim yapan işletmelerin inşaata açılması, onlarla yok edilmesi ile karşı karşıyayız. Bunların başında da Türkiye’de en önemli kurumlardan bir tanesi Kayısı Araştırma Enstitüsü. Bunu da Malatya’nın kamuoyuna şimdiden sunmak istiyoruz. Biliyorsunuz son günlerde zeytinle ilgili düzenleme yapıldı. Aynı düzenlemenin bilimsel üretim yapan tarım işletmelerine de yapılması planlandığını duyuyoruz. Bu kabul edilecek bir şey değil. Malatya kayısının, Malatya tarımının gelişmesine en önemli bir kurum araştırma enstitüsüdür.”
Fabrikayı satmadılar, başka türlü özelleştirdiler
“Hem özelleştirme politikaları, hem yanlış işleyen ekonomi bugün yaşadığımız sorunları karşımıza çıkarıyor. Hatırlarsanız 2018 yılında ‘şeker fabrikaları özelleştirilmesin’ diye benim başkanlığımda bir heyetle 45 gün boyunca şeker fabrikasını gezdik. Bunlardan biride Malatya Şeker Fabrikası’ydı. Özelleştirilen birçok fabrika üretimi küçülttü, kimisi kapandı. Artık şekere de ulaşmak zor. Malatya gibi şeker fabrikaları da şeker satışını eskiden kendileri yaparken, Türkşeker’e verdi. Türkşeker de bildiğiniz gibi özel firmalara verdi. Malatya’da da aklın alınmayacağı bir uygulamayla karşı karşıyayız. Bir milletvekilinin bulunduğu bir firma şeker satıyor. Bunu da etik bulmadığımızı belirtmek istiyoruz. Esnaf iki aracı olarak şekere ulaşabiliyor. Fabrikayı satmadılar, şekeri başka türlü özelleştirdiler.”
Akaryakıt zamları taşımacılık yapan esnafları zor durumda bıraktı
Malatya ESOB Başkanı Şevket Keskin ise ülke genelinde pahalılık olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Sadece Malatya değil, Türkiye genelinde büyük bir pahalılık var. Bu durumdan sadece esnaf değil, çiftçisi köylüsü de mustarip, inşallah bugünleri de atlatırız. Bilindiği üzere ülkemizin etrafı ateş çemberi Ukrayna-Rusya savaş halinde haliyle bu durum dünyayı etkilediği gibi bizim ekonomimizi de etkileyecek. Ülkede ayçiçek yağı kıtlığı çekileceği söylentileri yayılınca vatandaşta 5 kilo yağ gerekliyse 20-30 yağ kilo almaya başladı. Biz bütün halkımızdan bu konuda hassasiyet bekliyoruz. Türkiye her zorluğu aştığı gibi bu zorluğun da üstesinden gelecektir. Bugün akaryakıt fiyatlarına baktığımız zaman taşımacılık yapan esnafları zor durumda bırakmaya başladı. Bu iş sadece yakıtla da bitmiyor, lastiğinden tutunda tamirine kadar her şeyinin yüksek olduğunu biliyoruz. Bu zamlara artık ‘dur’ dememiz lazım. Türkiye’de bir kontrolsüzlük var. Bu işlerin belediye zabıtasıyla da çözüleceğine inanmıyorum. Herkes görüyor, raftaki fiyat ayrı kasadaki fiyat ayrı bu bize alan vatandaşlar söylüyor. Şeker konusunda ise, vatandaşlarımız Şeker Fabrikası’ndan eskiden şeker alabiliyorlardı, şimdi onu da alamıyorlar. Eskiden vatandaş bir torba şeker alırdı, bir sene kendisine yeterdi. Ama Malatyalı esnaf şimdilerde şekere ulaşabilmek için iki el değiştikten sonra ulaşıyor. Biz hep şunu söyledik, ‘bir firmadan bir firmaya şekeri aktarmayın’ ama maalesef öyle olmadı. Milletvekillerinin bu işten elini çekmeleri lazım. Şekerin tekrardan fabrika eliyle hakla satılması gerekiyor.”