Malatya Valisi Hulusi Şahin başkanlığında Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirilen istişare toplantısına Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Sivil Toplum Kuruluşu Başkanları, Sendika Temsilcileri ve Amatör Spor Kulüpleri yetkilileri katıldı.
ONUR KONUĞU OLACAKLAR
Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Vahap Güner, 49 yıl önce 1973 yılında 1. Malatya Kayısı Şenliklerini düzenleyen Komite de görev alan 3 kişinin sağ olduğunu belirterek "Bu şenlikleri düzenleyenlerde bir araya geldiklerinde Malatya'ya bir Üniversite kurmalarının hedef edinmişlerdi. Hatta birde İnönü Üniversitesi Kurma ve Yaşatma Derneği kurmuşlardı. Şenliklerin ardından Malatya İnönü Üniversitesine kavuştu. Bu festivalin amacı da Malatya'nın birlik ve beraberliğinin hep birlikte yüksek sesle ortaya konulması olduğuna göre hepimize görev düşmektedir. Bu toplantıya gelirken bir kaç oteli olan bir hemşerimizle karşılaştım, Malatya'dan gideceğini söyledi. Bu göçü durdurmak önemli, bu festivalin amacı daha da önem taşımaktadır. Şİmdi bu festivali 49 yıl önce yapan tarih yapan Komitede görev alanlardan 3 kişi yaşamaktadır. Bu kişiler Dr. Sadık Özen, Gazeteci Orhan Apaydın ve Emekli Müsteşar Yardımcısı Ertaç Önal'dır, onları festivale onur konuğu olarak davet edelim" dedi.
“HER ZAMANKİNDEN FAZLA BİRLİK VE BERABERLİĞE İHTİYACIMIZ VAR”
Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Malatya'nın her zamankinden fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğunu belirterek "Bu yıl 25. Kayısı Festivalini nasip olursa hep birlikte kutlayacağız. Dünya kuru kayısı üretiminin %80’inin yapıldığı Malatya’da kayısı festivali yapıyoruz. Kayısı festivalinin tarihçesine baktığımız zaman 1973 yılında kayısı şenlikleri başlamış daha sonra 1980 ihtilali ile ara verilmiş 1993 yılında tekrar başlamış ve akabinde yine ara verilmiş. Biz göreve geldikten sonra 2019 yılında yaptık arkasından Pandemi döneminden dolayı yapamadık. Geçtiğimiz yıl ve bu yıl kayısı festivalini hep birlikte yapacağız. Sayın Valimizle bu konuyu süreç olarak takip edilmesi noktasında ön çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışma neticesinde öncelikle Malatya’da faaliyet gösteren Siyasi Parti İl Başkanlarımızla, Kaymakamlarımızla, İlçe Belediye Başkanlarımızla, Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki Yöneticilerimizle toplantı gerçekleştirdik. Bu toplantılarımız devam edecek” dedi.
Gürkan şöyle devam etti:
Bu toplantılarımızı gerçekleştirirken zaman zaman şehrimizdeki bazı değerlerin istismar edildiğini, bazı güzel şeylerin itibarsız hale getirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Malatya olarak Malatya’nın tarihine baktığımız zaman Malatya’yı tarif ederken Malatya insanlık medeniyetinin başladığı Anadolu’yu Anayurt yapan destan şehir diye tarif ediyoruz. Medeniyet burada inkişaf etmiş, burada başlamış. Malatyalılar Dünya’da ilk devleti kuran insanlardır. Bu şehirde yaşamanın vebali de vardır vecaheti de vardır. Vebali bunlara bigâne kalırsak, kayıtsız kalırsak güzel olan şeyleri takip etmezsek bunun vebali altında eziliriz. Şehirde geriye ricat eder. Bunun vecahetine talip olursak onun sorumluluğu ve idrakinde hareket edersek bu şehri yükseltiriz. İnsanların sorumlulukları ve yükümlülükleri vardır. Bu yükümlülüklerden biri de insanın doğmuş olduğu toplum ve topraklara karşı olan görevlerdir. Bu şehirde hepimizin sorumluluğu ve yükümlülüğü vardır. Bunun bilincinde olmamız gerekir. Bu şehirde doğduk, bu şehirde doyuyoruz ve bu şehirde yaşıyoruz. Bundan dolayı bizim vebali bir sorumluluğumuz var. Sorumluluğumuzu yerine getirmekle mükellefiz ve zorunluyuz.
Kayısı festivali niçin gereklidir. Malatya’da bir huzur var. Bu süreç Battalgazi’de başladı. Orada demokratik, sosyal ve inanç yönünden farklı farklı insan manzaraları vardı. Etnik anlamda da farklılıklar vardı. Orada öyle bir etkinlik yaptık ki ‘Melita’dan Battalgazi’ye Kültür Sanat Günleri Kervansaray Buluşmaları’ adı altında kültür etkinliği gerçekleştirdik. O etkinlikte bütün muhtarlarımızı hangi görüş ve düşüncede olursa olsun Hasanbasri’de açık hava organizasyonunda bir araya getirdik. Malatya’yı huzur şehri yapan o hadisedir. Malatya’nın genel bir analizini yaptığımız zaman Doğu ve Güneydoğu’da hızlı bir göç almakta. Bu şehir hepimizindir. Bu şehirde yaşamanın, huzur kenti olan, Dar’ül Rıfat olan şehrimizde hepimizin mutluluğu haz etmemiz lazım. Hepimizin şehrimize sahip çıkması lazım. Yoksa şehrimizin geleceğini kaybederiz. Memleketimizde güzel insanlarımızın sayısı çok.
Kayısı festivalimizin 25’incisini yapacağız. Ülkemizin ve şehrimizin bazı sıkıntılara duçar olduğunu ve coğrafyamızın etrafının ateş çemberi içerisinde olduğunu görüyoruz. Bizim Malatya’da yakacağımız ışık Malatya’yı aydınlatacağı gibi Türkiye’yi de aydınlatacak biz ışık olacak. Çünkü ilk medeniyeti kuran, ilk devleti kuran, Anadolu’yu Anayurt yapan, ilim adamlarının yetiştiği yer Malatya. Malatya’da yanan birliktelik ışığı Türkiye’yi aydınlatacaktır. Bizim vereceğimiz mesaj 21 Temmuz’daki mesajdır. 21 Temmuz’da bütün toplumun kesimleri, kesitleri, görüşleri, partileri Malatya paydasında birleşip şehir merkezine başlatacağımız on binlerin katıldığı kortejle mesaj vereceğiz. Kortejimize bütün STK’larımız, sendikalarımız, meslek kuruluşlarımız, kanaat önderlerimiz aileleriyle, çocuklarıyla, üyeleriyle el ele verip güçlü bir mesaj vermeliyiz. 21 Temmuz’da Malatya’nın şahlanışını caddelerimizde görmek istiyoruz.”
Şahin: Kayısı Festivalinde Hep Birlikte Birlik ve Beraberlik Mesajı Verelim
Malatya’dan Türkiye’ye ve Dünya’ya birlik ve beraberlik mesajı vereceklerini belirten Malatya Valisi Hulusi Şahin, “ İki şey yapmaya çalışıyoruz. Birlik, beraberlik mesajını Malatya’dan Türkiye’ye, Türkiye’den dünyaya ulaştırmamız lazım. Malatya bu konunda çok doğru bir adres. Birlik ve beraberlik mesajları her yerde anlam ifade etmez çünkü tabanı yoktur ama Malatya’da bu taban var. Bu başarılmış ve bedeller ödenmiş. Birileri doğru bir şekilde hamleler yaparak müdahale ederek şehri bir tutmuş ve bu kültürle beraber şehir 800 binin üzerinde nüfusuyla insanların ekmek yediği, mutlu bir şekilde yaşadığı, çocuklarıyla yaşadığı bir şehre dönüşmüş. İkinci hedefimiz de Malatya’da yapılan her işi hukuki bir zemine oturtturmak, zapturapt altına almak, belirli bir düzen içerisine yapmak ve bu şekilde bir kültür de oluşturabilmek. Yoksa herkes bir tarafa dağılırsa aslında güçlerimizi dağıtmış oluruz. Güçlerimizi birleştirdiğimiz zaman her şeyi yapabiliriz yeter ki dağılmayalım.
Kültür ve Turizm Bakanlığımızın da bence çok doğru ve kıymetli bir çalışması var. Bakanlığımız her ilde İl Tanıtım ve Geliştirme Programı kurdu. Türkiye’de, Türkiye Tanıtım ve Geliştirme Ajansını kurdu. Böylece Türkiye’nin tüm tanıtım ve turizm işlerinde belirli bir ciddiyet, disipline almaya çalışıyor. Malatya’da da çok sayıda etkinlikler var. Bu çalışmaları belli bir düzene koymak ve takvime bağlamak lazım. İl Tanıtma ve Geliştirme Kurulu’nun başkanı benim. Üyeleri de Malatya’da bulunan kurumlar, belediyeler, STK’lar, sendikalar, spor kulüpleri vb. Dolayısıyla Malatya’mızda yapılacak olan her türlü turizm ve tanıtıma yönelik etkinlikte biz bu çatıyı kullanacağız. Bunun ilki ve en önemlisi de kayısı festivalidir. Bundan sonra yapılacakları da yine bu kurul çerçevesinde yapacağız. Önümüzdeki en önemli etkinlik olan kayısı festivalini hep birlikte coşkuyla kutlayacağız. Biz kayısının isminin altında başka şeylerde söylemeliyiz. Kayısı festivalinde sadece kayısıdan bahsetmeyeceğiz, esas itibariyle Malatya’dan bahsedeceğiz. Malatya’da tanıtılmaya değer her ne varsa festivalimizde anlatılacak. En çokta Malatyalıların serüvenini anlatacağız. Malatyalıların bir serüveni var. Ben Malatya’da başarı hikâyesi görüyorum. İleriye doğru bir mesaj verelim. Malatya kendini ikiye katlayacak bir potansiyele sahiptir. STK’lar olarak, sendikalar olarak, dernekler olarak, spor kulüpleri olarak her kesimle birlikte festivalimizin kortejinde güçlü bir mesaj verelim. Malatya için bir olalım” ifadelerini kullandı.
İstişare toplantısı sonrasında Malatya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Murat Kılınç, katılımcılara festivalde yapılacak olan çalışma ve etkinliklerle ilgili olarak bir sunum yaptı.