Kısa adı Derebeyleri olan Malatyaspor Taraftarlar Derneği Başkanı Serdar Kaplan, Yeni Malatyaspor tesisleri önünde Yönetim İstifa pankartı açıp Yönetimi istifaya davet etti. Yeni Malatyaspor'da yönetim sorununun bir krize döndüğünü belirten Kaplan, gerekirse Yönetimi de devir almaya hazır olduklarını kaydetti.
Kaplan Yeni Malatyaspor Tesisleri önünde şu açıklamalarda bulundu:
"6 Şubat gününe kadar herkesin bir hayali vardı. Ahmet kardeşimiz yeni evlenmişti, daha sevdiğine doyamadı. Ramazan kardeşimiz yeni evlenmiş atanmıştı geleceğe dair umutları vardı. Çağrı kardeşimiz gencecik pırıl pırıl bir evladımızdı onunda hayalleri vardı. Takımını Şampiyon görmekti. İkbal kızımız bir umutla Store mağazasında işe başlamıştı onunda hayata tutunma çabası vardı annesiyle birlikte. Fakat şimdi yoklar, ahirete göç ettiler. Batuhan kardeşimiz Malatyasporlu birçok arkadaşı gibi oda takımını memleketini tribünden desteklemek için can atıyordu. Gittiler umutlarıyla birlikte, yarım kaldı hayalleri sevdaları. Ahirete bıraktılar herşeylerini.
Depremden bu yana bazı konularda susalım dedik, acımızı sessiz yaşayalım, yaralarımızı sarmak için mücadele edelim dedik. Dernek olarak memleket ile her zaman bütünleştiğimiz gibi yine aynı his ve duyguyla bugüne kadar ve bugünden sonrada elimizden geleni yapacağız.
Gelinen sürecin başlangıcında geçmiş dönem başkan Adil Gevrek ve yönetimi iyi giden bir sistemde bir anda tepe taklak olması şehir olarak bizleri çok yıprattı. Yapılan hatalar daha büyük hataları meydana getirdi, yanlış stratejiler bir alt lige düşmemize ve takımın mali yapısının bozulmasına neden oldu. Bugün bu halde olmamızın en büyük payı sayın Adil Gevrektir. Düzeltecekte kendisidir derken bir anda kulübü Ahmet Yaman beyin devralması beklentileri yükseltsede, yapılan kongrenin hemen ardından maalesef yapamadığı teşekkür konuşmasıyla daha kötü günlerin bizleri beklediğinin sinyalini vermişti. Takımı yönetemeyince beni ben getirmedim, hayatımda televizyondan dahi maç izlemedim diyerek zorla getirilmiş intibasını bırakmaya çalıştı. Yeni sezonda yaşanılan sıkıntıların üstüne bir de deprem süreci eklenince adeta Malatyalı olarak kahrolduk. Depremin 3. Günü ligden çekildiğini açıklayan Başkan o günden sonra bir daha da görülmemiştir. Takım tamamen kaderine terk edilmiş, elektrik doğalgaz kesik bir vaziyette yapayalnız ayakta kalmaya çalışmaktadır. Ligden çekildikten sonra mevcut futbolcuların kiralama süreci başlamış, 3 liraya 5 liraya komik bir şekilde transferler gerçekleşmekte. Malatya amatöründe bile bu kadar az meblağların olmadığını söylemeliyim. Nedir Allah aşkına bu amatör seviyesininde altı. Doğukan ve Arda isminde futbolcuların taraftarın önüne atılması bir başka fiyasko. Fakat bir kulüp başkanı kendi çalışanına ana bacı katarak küfürler yağdırması artık niyetin bozukluğunu göstermektedir.
Yaşadığımız asrın felaketinden sonra sırra kadem basan Kulübümüzün Yönetim Kurulu ve Teknik Sorumlusunun insanlıktan nasibini almadıklarını bir kez daha gördük. Yapamadıklarını ve yapmaması gerekenleri yaptıklarını konuşarak zaman kaybetmeye gerek olmadığını düşünüyorum. Bu tür kişilerin Y. Malatyaspor kimliği ile anılmaları bizler için utanç vericidir.
Şehrin zor zamanında yanımızda olmayanın, bu şehrin Sahibi Taraftarlar olarak bizler nezdinde hükmü kalmamıştır.
Bununla birlikte önümüzdeki zor süreci kaldırabileceklerine inancı olanlarıda fikirlerini değiştirmeye davet ediyorum.
Entrika ve yalan dolanla bu kulübün artık bir yere varacağını sananlar yanlış düşünüyorlar.
Cumhurbaşkanımızın son gelişinde kendisiyle kısada olsa Malatyaspor hakkında konuşma fırsatı buldum. Kendisi şehir olarak Takımı lige hazırlayıp domine edin ve daha sonra topyekün tekrar bir üst lige çıkmak için çalışın. Ben bunu bütün şehre talimat verdi olarak algılanması gerektiğini düşünüyorum. Halk tarafından seçilen vekillerimizin, bu konuda zaten vurdum duymaz olacaklarını sanmıyorum. Çünkü yaşanılan travmadan biz depremzedeler futbol ile ayağa kalkabiliriz.
İnsanlar Samimi olanlar gelsin artık. Biz taraftar olarak Malatyaspor’un gerçek sahipleri hep burdayız gerekirse yönetimi biz devralırız.
Yaşadığımız günden daha kötüsünü görmemek ümidiyle, Unutmayın atkılılar hep burda..."