Malatya’yı Unutmak Tükenmektir….

Malatya’yı Unutmak Tükenmektir….

Dünyanın en önemli seçim diye tanımladığı 2023 Seçimlerinin sonuçları ne olursa olsun ülkemizde hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Ülkemiz ve dünyanın türlü ülkeleri için bölgesel ve küresel etkileri yer yer deprem gibi olacak bu seçimler, deprem bölgesi mensubu olan insanlar için daha başka bir anlam taşımaktadır.

Bu ne demek oluyor?

Deprem bölgesinin ağır hasarlı şehirleri olan Malatya, Hatay, Adıyaman ve Kahramanmaraş için seçim önemli bir gündem maddesi değildir. Hala oradaki insanların antropolojik olarak hayatta kalma mücadelesi öncelikli mesele konumundadır. Beslenme, barınma, güvenlik ve temizlik hayatın öncelikli sorunlarıdır.

Kimsenin kimin seçileceği şeklinde bir problemi olmadığı gibi memleket idaresinin nasıl olacağına dair bir fikrinin de olamayacağı söylenebilir. Milletin asıl derdi suyun kullanma suyu ve içme suyu olarak kullanılabilir olup olmadığı meselesidir. Üç ay geçmiş olmasına rağmen yıkanmak için damacana suyundan başka şansı olmayan bir toplum kokmaktan kurtulmak istiyor. İçilebilir su konusunda zaten sıkıntı yok. Şişe suyu ayarlanabiliyor. Ama aynı suyu yıkanmak için ayarlamak son derece zor ve masraflı olmaktadır.

Hala spor salonlarında toplu olarak çadıra hasret insanların olduğunu işitmek ve görmek çok acı bir olgudur. O insanların mahremiyetten uzak üç ay geçirmiş olmaları şurada dursun, aynı insanların yeme içme yardımından da uzak olmaları kabul edilebilir bir husus değildir.

Yüzbinlerle ifade edilen insan hala çadırda yaşamak zorundayken, konteyner yapımının durdurulması asla içimize sinecek bir şey değildir. Konteynerin sadece bu sene düşünülerek yapılması gerekmiyor, aynı zamanda önümüzdeki senenin kışının da yine evsiz geçirilme mecburiyeti sebebiyle tedarik edilmesi gereklidir.

Konteyner kentlerde oturmak istemeyen ama bağında, bahçesinde bireysel çadırdan konteynere geçmek isteyen insanımıza da konteyner temin edilmesi önemli bir ihtiyaçtır. Neden? Pek çok insan kırsaldaki yaşamından kopmadan yaşamını sürdürmek istiyor. Pek çoğu da toplu alanlarda yaşamak istemiyor. Alt yapı hazırlığını kendi yapacak olan vatandaşa bu imkânı temin etmek önemli bir zorunluluktur.

Ortada bu tür önemli ve insani sorunlar var iken etkili ve yetkili insanlarımız ne yapıyor diye sormak itiyoruz. İnsanımıza öncelikli sorunlarını halletme konusunda kim ne yapabilirdi ama yapmadı ya da yapamadı? Gücü nispetinde kendilerine gelen şikâyetleri çözmek ile ilgili Vali ve Büyükşehir Belediye Başkanının samimiyetle çabaladığını görebiliyoruz. Ancak vekillerin sadece miting zamanları ya da bakanların koordinasyon toplantıları zamanı meydana çıkıp geri kalan zamanda tamamen kaybolduğu gözlerden kaçmamıştır.  Hatta bazılarının siyaseti bırakmış olmalarından mıdır bilinmez ama tümden ortadan kaybolduklarını görmekteyiz. Oysa sorunu olan vatandaşların taleplerini dinleyip onlara çözümler getirilmesi görevi devam eden vekillerin kamu hizmeti olduğunu bilmesi gerekmektedir.

Malatya önemli bir şehir ve ülkemize hep olumlu katkılar sunmuş bir diyardır. Depremin ağır bir biçimde vurduğu illerden biri olarak inşa ve ihyası ile ilgili vakit kaybı olmadan çareler bulunması gereken şehrimizdir. Özellikle ticaretinin can damarının olduğu tarihi ve geleneksel çarşısının tümüyle yok olması depremin en ağır darbesinin göstergesi olmuştur. Bu çarşının ana hatlarıyla hafıza kaybına uğramadan yapılması elzemdir. Şire Pazarı, Ayakkabıcılar Çarşısı, Peynirciler Çarşısı, Kuyumcular-Cumhuriyet Çarşısı, Tavacılar Sokağı, Bakırcılar Pazarı, Kasap Pazarı, Sebzeciler Pazarı gibi simgesel alanlar ile bunların merkezinde bulunacak mahallelerin minibüs garajı, otopark ve yeni yaşam alanlarıyla tasarlanmalıdır. Tasarım şehrin dinamiklerinden bağımsız ve habersiz olmamalıdır.

Sonuçta seçimler hep olacak. Biri bitip bir başkası başlayacak. Bu sene olacak seçimlerden hemen sonra 2024 olacak seçimlerden hemen sonra 2024 Yerel Seçimlerin hazırlığı başlayacak. Siyasal aktörlerden beklentimiz sıradaki seçimleri ve devamlılığı düşünerek davranış sergilemeleridir. Umudunu hiç kaybetmek istemeyen siyasal aktörlerin çalışmayı da bırakmaması en doğrusudur. Zira vatandaş önemli sorunlarını çözerse, daha insani konularda talepler ile karşınıza çıkacaktır.

Malatyalı geçici de olsa unutulmamalıdır. Çünkü unutmak tükenmektir. Seçim bitince her şey bitmiyor. O biterse yerel seçimler başlayacaktır. Doğal olarak vatandaşın huzuruna çok geçmeden yine çıkılacaktır. Eğer vatandaşın sorunlarını çözmek konusunda sen ben kavgasına girmeden çalışa bilinirse, memleket bundan kazançlı çıkacaktır. Ama bu şekilde değil de vatandaş unutulursa hep beraber memleketin kaybetmesi şeklinde sonuç çıkar.

Deprem geldi diye Malatya’nın hedefinden çıkarılmış olan bir hızlı tren olgusu çok acı bir gerçektir. Seçilebilecek konumdaki adayların bu vaziyette Malatya’nın hızlı tren neyine diye bilmemelidir. Malatya Erzincan’dan daha mı önemsiz ki hızlı treni istemesin? Malatya’ya hızlı tren dahil her şey yakışır. Eğer 2053 planlamalarına kadar Malatya hızlı trende görünmüyorsa, burada Malatya’yı temsil eden vekillerin temsil edebilmelerinde sorun var demektir. Hatta bu konuda seçimden sonra bütün partilerden seçilenlerin birlikte talep etmeyi bilmesi gereklidir. Kurumların başındaki insanları ötekileştirme huyundan vazgeçilmesi bu konuda çok önemlidir.

Malatya her görüşten Malatyalının ortak paydasıdır. Bu unutulmamalıdır.

E-posta: [email protected]