( Balaban şivesiyle )
Yan yana bitişik,çıhmaz dar,dönemeçli, çarpılı,çaşeli,sekili sekmenli sokahlar... Irzalı,mandallı,frenk kilitli,köslü,cırtlı,ganatlı,döorme gapılardan girilen, Hezenli,arısdahlı,direkli
,cerekli,tersikli,hapekli ,sundurmalı enecikli öooler,, tahta boşlu, makatlı,sıra sıra pencereli,halılı kilim ,keçeli ,duvarda çıralık asılı odalar. iki üç gatlı kerpiç öoolerimiz. Yüksek süğüklü damlarında peteklik olan,çiçeklikli, ağ toprahla suvalı damlarımız. Çantılı tandırlı,ocaklı tuvarında gazıhlara asılı ekmek tahtaları,güççük,böyük sac,ohlaalar,ahdaraçlar asılı, çarpıyla silinmiş bembeyaz tandırlıhlar. Nerde mahsereli, hoolulu öooler, serin olsun diye guzey yönüne yapılan,damdan ışıhlı arıstaa yahın takaları, olan zahralıhlar , içinde direk gibi dikili un basılı haşalar, yanında adam boyu ip gibi gorlanmış yuha ekmekler.Göz göz bölmeli sedirin altında gumpir, suvan, gışlıh gooon,garpızlar. üstünde,sıraynan bi sıra bulgur,düğürcek, yarma çuvalları. Bulgur çuvalının içine bozulmasın eyi asarsın diye gömülen, goorma galıpları ,çuvalların ağzında böcük,cücük girmesin diye ufah ince minderler,üst üste düzülü hararlar,habeler,çullar çuvallar. bir kenarda duvarın dibinde,boydan boya açılan,iki garış eninde, altında çaydan getirilen çaal daşlar olan bölüme,serin dutsun diye ufalama,salamur,pendir basılı,akir, tiyek bekmez,küpecikleri düzülürdü. bir kenarda turşu küpleri, bal,yağ külekleri,,yerden arıtağa gadar sıra sıra duvara çakılan çirtikli ıraflarda,, böyüklü güccüklü ilâânler,gapahlı ,çirtikli sehanler, ayaklı taslar,pendir ,sütlü sehanleri ,guşganalar gazanlar, yaağ tuvaları, .bööoründe gazıhlarda asılı,kööogür,şapşah,çomçalar,gaşıhlıh,bi tarafda bakır, teştler siniler.teneke sandıhda kesme ,garamadan,cööoz,kayisilenmiş çekirdek,basdıh,üzüm gurusu, çerezler.yanındaki tahda sandıhda gışlık elmalar,yanındaki küpeciklerde hoot, sürsülük, daaam,alıç,ortada gocaman hasır sele,altında ağartı denilen,süt yoğurt,teze yaa,gaymah, yemekler,selenin üstünde toz toprah girmesin diye ince güççük minder,üzerinde temiz bir ince sal daş seleyi pisik açamasın diye,duvarda bi sıra afara,sarat, seyrek,bulgur düğürcek halbırı,elekler,bir köşede fişek ,yayıh, arısdahta asılı sırıhda ipple sapından asılı kış üzümleri,arıstahdaki sırığın birinde duzlanarak gurutulmuş bembeyaz gemikli et, ilahane gurusu, yerde bir kenarda et küdüğü,üstünde gilebi gazıhda asılı süzme torbası , duvarları mis gibi çarpı kokan, yerleri hergün daban edilen buz gibi abıcehil gohulu bedli bereketli zahralıhlar,gış öooleri, gapıdan girince içinde,ahır ,otluh,samanlıh,Kuzuluk,pinnik ,yemlik suluh,sırıhda düneyen toohlar mal,melal olan ahır..Güne sokak gapısının önü süpürülerek başlanan, Sekili sekmenli, çarpılı, çaşeli
Ata yadigarı kerpiç evlerimizi , geçmişi özlüyoruz hatırlayınca ah çekiyoruz , o zor yıllar ,gıtlıh yokluk yılları ama bolluk bereket olan zamanlar.,Zengin mütevazi yaşar,fakir, fukara,öksüz ,yetimin korunduğu o eski yıllar. öndüç denirdi, olan olmayandan alırdı,yardımlaşılırdı. Yerde dalda yetişen yenebilir ne varsa değerlendirilir, eker biçer ev bark ,doldurulurdu .Balaban'da anan baban, yakın komşun denirdi. komşu hakkı vardı, bağ bahçe,him komşusuna değer verilirdi. büyüklerin önü geçilmez,sözü dinlenirdi,onlar evin direği, yerleri baş köşeydi.
Günümüzle asla kıyaslanmayacak yokluk vardı,ama bolluk'ta vardı. Belki her şey yoktu ama ,çok şeyin olduğu ,az ile yetinilen eski zamanlar. şimdi herşeye ,istediğimiz zaman, her yerde ulaşabiliyoruz marketleri evlerimize taşıyoruz adeta, ne huzur,ne bereket, ne o lezzet var ,sebebi, üretmeden tüketiyoruz,kıymetini bilmiyoruz ,özlediğimiz o yıllara şimdi eski zaman diyorlar.Bunca rahatlığa rağmen özlemle yadettiğimiz yıllarda insana saygı vardı , değer verilirdi şükür vardı, kanaat,sabır vardı.Anılarımızda kalan o eski günlere özlemimiz ondan.