ZÖHRE ANADAN Bİ MEKTUP DAHA VAR...
Gözümün nuru, elimin deynegi, ocağımın ataşı çağam;
Him gonşumuz Azzet bibi’ynen gişisi Haceli Ami, çenesi çekilesice, yegin yanı yere gelesice, gidişi ola da gelişi gelişi olmayasıca, cavide yağhalanmıştı ya çağam; Çoğh şükür İkisi de eyileşti. Haceli Ami’nin bi gırtik canı galmış, bi zayiflemiş bi zayiflemiş... Hastahanadan çığhtığhtan soyna 14 gün garantinada galmışlar andana o arvat ağızlı geyegüsüynen gızı gındızlı Fattey össahat gelip almışlar gendi evlerine eletmişler... Öbür uşağhları da toplaşmışlar, bahçadaki hğızeriklerin üstüne hılaları serip, suyun geverini degiştirip hayfene gurmuşlar. Bi teşt bol isotlu altı balcanlı kağıt kebabı yaptırmışlar yanına da bi sitil ayran bi de soğanın cücügünü goymuşlar. Boğazsız dedikleri Haceli Ami, ince dırnağhlı açığh ekmeknen bi yemiş bi yemiş, gögertilernen barabar silmiş süpürmüş... Gonşuları gevende Bayramnan arvadı Dığasken Necmiye de biz haneyin picimiyik anam deyip gollarını çemirleyip, şorikleri ağha ağha çömçeynen yemege saldırmışlar. Boşuna bunlara densüz dememişler...
Geçen gün çöçe Sabriye, şare tökmek, erişte kesmek ve buğda atlamak için gonşuları çağırdı. Çemürledik golları, gülüşügünen, meseleme anlatarak işe giriştik... Kağız anam, ne pağhılmış bu Sabriye, bi gayfe bile bişirmedi ki içek. Gız bacım, evini yığh yüzünü ağart değil mi... Acuğh hediknen ceviz goymuş ortaya! Ben de çevreme sarıp torunlara elettim. Amma hakkını vermek lazım buğdayı eyi tepirliyi...
Uy bacııım bu soyğhalar bir araya gelince ne gıybet ederlermiş ne gıybet...
Fahriye, oğlunun gısmeti açılsın diye cuma günleri cami cami gezip köcek açtırıymış... Hangi camiye gidecegine de ibicek atarak garar veriymiş. Hürü bacının gişisi bocu Nihat her gün bi gat kötek çalıymış, zumzuğh çala çala Hürü’yü hımbıl etmiş... Bocu Nihat’ın anası da vur çağam vur, elin yeşil ola diye seviniymiş!!! Zeliha’nın tersi unartı bellisiz, gögüş gözlü zırtapoz oğlu var ya; bakkal tükanının gıllasında para goymamış çalmış, dünegin de arakıyı çekmiş, erinmeden gocigini geyip damda arğhadaşlarıynan önce hollik oynamış andana hombek oynamış andana da damı loğlamaya gağhmış. Gafası fırlanmış damdan aşşağı düşmüş. Neyse Allah gorumuş sadece dizi cidav olmuş biraz teşen almış...inanamadım, essah mı söylüysün gız dedim, valla essah bizde yalan da yoğh hilaf da yoğh dediler... Huriyenin gişisi altmışından sonra azmış. Her gün aynenin garşısında gılavlanıp, esbap değişip, zencirden seplenmiş gibi gediymiş. Bi poğh işi var ellaham diyler!... Zekiye’nin teze gelini maşallah çoğh evcuman, bi sini bağlıymış, barmağhlarını yersin diyler. Baklavaları çeynemeye bile gerek yoğhmuş, omuzunu oynatsan yağ gibi gayıymış. Zülfiye’nin gişisi tosbağa Nuri de sen bi eline bıhğçıyı al öbür eline derheyi al ağacın bırcigine çığh, sankim onbeş yaşında. Az etmiş düşe... Yelincek Nuriye’nin gelini de ögez kernekte köpüçnen bi çamaşır yumuş, sakız gibi olmuş diyler...Neyse çağam gafanı arğıttım. Şareleri töküp eve geldim amma iş bitmiyki. Tehneyi aldım gafsarayı tertemiz yudum...
Ana gurban verene, otu çek köküne bağh çağam, zokkusuz evin tavuğu, gardaşsız evin gızı alınmaz demişler çağam unutmayasın...Asıl azmaz bal goğhmaz derler çağam.
Baba çığhasıca, bu saçı, dodağı boyalı, dırnağı uzun etekleri gıssa, golları capone, İstanbul gızları seni gandırmaya çağam. Çoğh gorğhuyum. Bunlar el eyisidir çağam... Bize bi gayfe bile büşürmezler, bizi yere yurda gomazlar çağam. Oğlan yetir gız yetir gene mitili sen götür dedirtirler çağam...Nabalım boynuna, unutma bunları...
Allah ciger ataşı göstermeye çağam...Allah seni esirgeye...
Ağzının yatımını bilemki çağam şu Adafıdaki gızı boş bırağhmayam...
Kestane kebap acele cevap...
Seni çoğh seven anan...
Atilla Kantarcı
8-10- 2020