Çavuşoğlu mahallesindeki tarihi Taşhoron Kilisesini onarılıyor.
Kim onarıyor?
Selahattin Gürkan.
Kubbesi çökmüş, yıllarca bir enkaza dönüşen tarihi kilise ayağa kaldırılıyor.
Malatya’da yaşayan ve sonrasında göç eden Ermeni hemşerilerimiz büyük bir heyecanla kilisenin bitmesini merakla bekliyor.
Kilisenin Ermeni Cemaati tarafından bir ayinle açılması da düşünülüyor.
Bu nedenle Patriğin de Malatya’ya geleceği ifade ediliyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Malatya’nın bir hoşgörü memleketi olduğunu her fırsatta vurguluyor.
Battalgazi de tarihi eserleri ayağa kaldıran Gürkan, Malatya’da inanç turizminin önünü açmak için Çavuşoğlu Kilisesinin açılışına büyük önem veriyor.
Bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da bilgi vermiş.
Malatyalı Ermeni işadamlarıyla da sürekli görüşüyor.
Kilise açılışa hazırlanırken, Malatyalı hemşerimiz Hosrof Köletavitoğlu bizi aradı ve bir istekleri, daha doğrusu bir yanlışlığı düzeltmek istediklerini bu konuda ne yapmak gerektiği konusunda fikrimizi sordu.
Kilisenin adının zamanla değiştiğini Taş Kilise ve hatta Taşhoron Kilisesi olarak adlandırılmasının doğru olmadığını söyledi.
“Çavuşoğlu mahallesindeki Kilisenin adı Üç Horan Kilisesi’dir” dedi.
Kiliseye “Üç Horan” adının verilmesini beklediklerini belirtti.
Ve Üç Horan Kilisesi hakkında şu bilgileri verdi:
“SURP YERRORTUTYUN Kilisesi (Aziz Teslis-Üç Horan Kilisesi)Çavuşoğlu;
Kutsal Üçlü Birliği sembolize eden ve “üç horan”lı (üç apsis’li) olarak yapılan kiliseler genelde Üç Horan Kilisesi olarak adlandırılırlar. Ermenilerin Surp Yerrortutyun - Üç Horan Kilisesi, Ermeni olmayan yerel halkın “Taş Kilise” dedikleri kilisenin ismi zamanla “Taşhoran”a, hatta son zamanlarda “Taşhoron”’a dönüşmüştür. Asıl ve doğru adı Surp Yerrortutyun, Tam türkçesi ile “Malatya Üç Horan Kilisesi”dir.
Malatya'da Ermenilerin en yoğun merkezi olan Tek Çeşme veya Vari Tağ (Aşağı mahalle) denilen Çavuşoğlu Mahallesi’nde,şimdiki Boztepe Caddesi ile Okul Sokak’ınkesişme noktasındadır.Rum bir mimar tarafından yapıldığı kaydedilen kilisenin 1878’de başlayan inşaatı 1893’te tamamlanmıştır. Aynı yıl yaşanan büyük depremde hasar gören çatısının kısa zamanda başlanan tamiri henüz bitmeden 1894-1895 yıllarında çıkan olaylar, kilisenin onarılmasını da hayli geciktirmiştir.
Çatı, 1905-1907 yılları arasında ardıç kerestesi ile kaplanmış, üzerine bakır levha ve arasına taş dolgu ile bitirilmiştir. Kilisenin içi sıvanmamış, taban döşemesi de yapılmamıştır. Ortadaki büyük horan ve yanlardaki iki katlı horanların alt tarafları güzel altın kaplamalı sunak masaları ve mükemmel bir sahneyle taçlandırılmış ve yenileme çalışmaları 1912’de tamamlanmıştır.
Kitabesinde; “ Bu kutsal tapınak, kutsal mekan, dua ve şükretme evi, Malatya Ermeni Milleti tarafından Surp Yerrortutyun (Aziz Teslis) adına inşa edilmiştir. Ermeni çocukları, haydi, sevgiyle gelin buraya “ Üçlü Birlik“in yüceliğinin şarkısını söylemeye.“ yazmaktadır.
Dikdörtgen bazilika planlı yapı,27 m boyundave 17 m eninde olan kilisenin taşıyıcı elemanları kesme taştan, dolgu duvarları da moloz taştan yapılmıştır. Doğu yönündeki apsis bölümünün üzeri,17 m. çapında bir ahşap kubbe ile örtülmüş olup, buraya iki yandan çıkılan prothesis ve diakonikon (Kilise mihrabının sağı ve solunda kilise kutsal eşyaları ve kitapların muhafaza edildiği papaz hücreleri) bulunmaktadır. Ayrıca kilisenin dış avlusunda, ana yapının hemen karşısında,vaktiyle papazların ve zangoç’un ikametgahıolarak kullandıkları bir müştemilat olduğu, daha sonra o müştemilatın yıkıldığı da bilinmektedir.
Kilisenin temelinin atılmasından kubbesinin yükselmesine kadar, temelleri doldurmak ve sağlamlaştırmak için gereken 3-4 metre uzunluğunda ve en az 1-1,5 metre yüksekliğindeki taşlar, şehrin üç çeyrek saat uzağında bulunan Çamazank denilen taşocağından kağnılara yüklenip, 25-50 kişinin iplere asılmasıyla getiriliyordu.
Kilisenin sonradan yıkılan ahşap kubbesinde Meryem Ana ile Hazreti İsa’nın resimlerinin işlenmiş idi ki bu detaylar şimdi sadece fotoğraflarda yaşıyor.”
Taş Kilise, Taşhoron adlarıyla bildiğimiz Çavuşoğlu Kilisesi’ne asıl adı olan “Malatya Üç Horan Kilisesi”adının verilmesiyle bir karışıklıkta önlenmiş olacaktır.
İnanç turizmine bir ayinle açılmasıyla daha da güzel olacaktır.
Malatya Üç Horan Kilisesi şimdiden hayırlı olsun.
Gürkan bir tarihi eseri daha ayağa kaldırıyor.
Kiliseye adı konusunda da gerekeni yapacaktır.
Malatya’da tüm tarihi eserler ayağa kaldırılmaldır.
Venk köyünde yer alan Şapel’i onarmak için dönemin Valisi Ulvi Saran bir çalışma başlatmıştı. Sonra öylece kaldı. Bu tarihi eserde restore edilerek turizme açılmalıdır.
Malatya’da tarihi eserler ayağa kaldırılmış ise elbette Vakıfların katkısı olmuştur, ödeneği sağlamıştır. Ama bunu bir hazırlayan olduğunu da unutmayalım.
Tarihi eserler Selahattin Gürkan ile ayağa kaldırılarak turizme kazandırılmaya devam ediyor.