ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

Aynur Koç/Necati Gungor

21 Mart 2012  ·

Sevgili Necati , Malatya için dün ilettiğim resim benim mailimde senin duvarında okuduğum kadarıyla dostları da etkiledi . Aşağıdaki yazıyı yine senin duvarında paylaşmak istedim. Hürriyet Seyahate yazdığım yazının Aslantepe ile ilgili kısmı, çektiğim resimlerden birini de ekledim...Kültür Mirası'nı korumayan ülkeler arasında herhalde ön sıralarda yer alıyoruzdur...

ASLANTEPE HÖYÜĞÜ

''Sabahın erken saatinde asistan Ahmet’le yola koyuluyoruz. Önce 15 dakikalık mesafedeki  Orduzu Beldesi sınırları içindeki  Aslantepe Höyüğü’ne gideceğiz. Yol boyunca ören yerini  gösteren tek  bir  tabeleya rastlayamıyoruz. Etrafı  eğriti tel örgüyle çevrili kazı alanını  sora sora buluyoruz. Güvenlik görevlisini  dün Malatya Arkeoloji Müzesi’nden  arayıp  burayı  gezebilmemiz  için  ismimizi  vermişler.   Rahatça içeri giriyoruz.   Kazı çalışması bu yıl henüz başlamamış olduğundan  arkeologların çalışma yerleri dağınık ve düzensiz görünüyor.  Bir kenarda   kazıdan çıkarılmış   numaralanmış, kırık , onarılmayı , bütün hale getirilmeyi  bekleyen  onlarca parça üst üste atılmış halde kutulara konmuş.  Görüntü içimi acıtıyor.                                                                                                                                                               

Önce 40 metre yüksekliğindeki  saray kalıntısının bulunduğu  tepeye çıkıyoruz.  360 derecelik  açıyla Malatya Ovası  tüm görkemiyle karşımızda.  Beydağları’nın  tepesi hala karlı, uçsuz bucak  ova yemyeşil  görünüyor. Dağın eteklerinde bulunan bahçelerdeki  beyaz çiçek açan kayısı ağaçlarını buradan göremiyorum ama  hissediyorum.  Birden aklıma aşağıdaki açık ve korumasız şekilde duran parçalar geliyor. 500 kiloluk lahitlerin bile rahatlıkla yürütüldüğü ülkemizde,   Aslantepe’den  bir  anı ile ayrılayım diyen ziyaretçinin çantasına bir parça atması o kadar kolay ki…   Bu denetimsizlik beni üzüyor.                                

Halihazırdaki Kazı Başkanı , İtalya  La Spienza Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nde  görevli   Prof.Dr.Marcella Frangipane.  1961 yılında  kazı başkaları tarafından başlatılmış, aradan geçen uzun süre içinde kazının hala sonlandıramamış olmasına  anlam veremedim, eminim  tamamı  gün ışığına çıkarılsa  yer yerinden oynayacak.

 Aslantepe’nin açık hava müzesi  olarak  projelendirildiği söyleniyor. Buna göre ;  ören yeri girişine aslı Ankara Medeniyetler Müzesi’nde bulunan aslanlardan iki adet  replikası  sağlı sollu konulacak,  Hititlilerin günlük yaşamları , giysileri  ve  objeleri ile  o günkü ortam yaratılacak.  Umarım  bu proje gerçekleşir ve buraya ilgi artar.  Dünyanın ilk devleti burada  kurulmuş,   aristokrasi  ilk burada ortaya çıkmış, ,  ilk saray kalıntısı  ve ilk kılıçlar burada bulunmuş.  Bu derece önemli olan  Aslantepe Höyüğü’nden umduğumla  bulduğum farklı olarak  garip bir şekilde  ayrılıyorum . Tesellim,  hem  Ankara’daki  Anadolu Medeniyetleri  Müzesi’nde hem de Malatya Arkeoloji Müzesi’nde buradan çıkarılmış  şahane eserleri n koruma altına olması.  İtalya’ya götürülen eserler var mıdır? Bilemiyorum'''…

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.