Şatafatı sevmezdi.
Gösteriş yapmaktan hoşlanmazdı.
Sade olmayı tercih ederdi.
Protokol kurallarına aldırmazdı.
Basın toplantılarında başköşeye oturmayı asla istemezdi.
Her düşünceye, her inanca son derece saygılıydı.
Seçilenlere saygı duyar, atanmışları dikkatle takip ederdi.
Çok konuşmaz ama yazdı mı da lafı yerine oturturdu.
Adana’da Anadolu Ajansında muhabirliğe başlayan, Güneş Gazetesi Malatya temsilcisi olarak 1980’li yıllarda Malatya basınıyla buluşan Haydar Karaduman ile 40 yıllık tanışıklığımız var. Görüş Gazetesinin dizgi Operatörü Lütfü Karayılmaz’a uğramıştım, onun isteği üzerine Emeksiz’deki Levent Otelinde bulunan bürosuna gittik, Yenimalatya adıyla bir gazete çıkaracağını bunun için görüşmeler yaptığını Hüseyin Güntürk ile görüştüğünü anlattı.
Tanışıklığımız böyle başladı. Sonra Hüseyin Güntürk ile birlikte 1984 Yılında Yenimalatya Gazetesini hep birlikte çıkardık. Lütfi Karayılmaz Dizgi Operatörü oldu, rahmetli Yazı İşleri Müdürü, ben ve Alişan Hayırlı Muhabir olarak bir araya geldik. Yeni Malatya Gazetesi resmi ilan alınca biz 1987 Yılında Hamle Gazetesini çıkardık ve gazete birleşene kadar da bir aradaydık. Bu arada Malatya Gazeteciler Cemiyetini kurmaya karar verdik, tüzüğünü daktilo ile yazdık. Çalışan gazetecileri bir araya getirerek kurmayı başardığımızda tarih 1989 yılıydı.
O dönemde Rahmetli Turgut Özal Başbakan’dı ziyarete gittik sonra Cumhurbaşkanı oldu. Görevi süresince Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Haydar Karaduman’a büyük önem verdi. Her randevusuna anında cevap verdi, bir kaçına birlikte gittik. Ankara’da ödül töreni düzenledik, Cumhurbaşkanı kalkıp geldi Ankara’da yer yerinden oynadı. Malatya’da görev yapan Valiler, Kutlu Aktaş, Saffet Arıkan Bedük, Oğuz Kağan Köksal, Derya Osman Kadıoğlu, Mustafa Yıldırım, Atilla Vural, Halil İbrahim Daşöz, Vasip Şahin yaptıkları ziyaretlerine onu özellikle davet eder yazı yazmasını isterlerdi. Bu nedenle hala çok güzel anıları anlatılır. Çıkardığı HAMLE özel sayıları Yaygın basına manşet olurdu.
Rahmetli Özal her Malatya gelişi öncesinde ona Ankara yolu görünürdü. Malatya ile ilgili görüşlerini sorar, partisi hakkında bilgiler alırdı. Başbakanlık, Çankaya köşkü ve Bakanlıklara en kısa sürede ulaşırdı. Hatta rahmetli ile olan yakınlığını Anavatan Partililer dahi kıskanırdı. Özal’ın ani vefatını İstanbul’da birlikte öğrenmiştik oturup sabaha kadar ağlamıştı.
Yıllar geçti, Süleyman Demirel’i,Erdal İnönü’yü birlikte defalarca ziyaret etmiştik. Her görüşmemizde Malatya ön planda oldu, görüşmelerini duygusal olarak aynen yazardı. 2005 Yılıydı, 10 Ocak Gazeteciler Günü nedeniyle konuşurken kalbi tekledi, Turgut Özal Tıp Merkezine kaldırdık, bay pas oldu, sigarayı hemen bıraktı. O zaman farkına vardı Şeker illetinin.
2016’nın 15 Temmuz’unda birlikte Ağrı’ya gitmiştik. Darbe kalkışması oldu, ne yapacağımızı şaşırmıştık. Uzun süre darbe kalkışmasını takip ettik, sabah dar54beye tepki koyan ilk açıklamayı yapan Gazeteciler Cemiyetleri Başkanları arasında ön sırada yer aldı, tepkisini kameralar önünde koydu.
Ama şeker daha sonra göze vurmaya başladı, ardından böbreğe. Özel Hastanede diyalize girmeye başladı, son ziyaretimizde hakkınızı helal edin demişti.
3 Eylül 2019 günü kaybettik. Malatya basını önemli bir değerini kaybetmişti. Malatya önemli bir gazetecisini yitirmişti. Taziyesine gelmeyen kalmadı. Belediye Başkanları, Valiler, Bürokratlar, Oda Başkanları ve toplumun her kesiminden önemli şahsiyetler taziye açıklamalarında bulundular.
Bizden talep olmamasına rağmen bazı Belediye Başkanları da Haydar Karaduman adının verileceği yer konusunda araştırma yaptıklarını kameralar önünde açıkladıklarına tanık olduk. Aradan 2 yılı geçmiş, bu açıklamayı yapanlar ses de yok seda da. Her halde adını verecekleri bir yer bulamamışladır!.
Hiç rahatsız olmayın beyler, Malatya Basınında İz bırakan Haydar Karaduman’ın buna ihtiyacı yok. Onu tüm Basın camiası tanır, bilir ve sever.
Malatya Gazeteciler Cemiyetinin bulunduğu Şemsiyelerin bulunduğu Sokak var. İşte buranın adı PTT Caddesi. Buraya Haydar Karaduman Caddesi adını verelim diye önermek istiyoruz.
Malatya’nın değerlerini unutursanız, sizi de unuturlar.
Bu yıl yapamadık ama başta Haydar Karaduman olmak üzere Malatya’da görev yapmış basın mensuplarımızı da birlikte anacağımız geniş kapsamlı bir etkinlikler düzenleyeceğiz. Şerafettin Özhan’ı, Lütfü Karayılmaz’ı, Hüseyin Gümüş’ü, Şenol Yalvaç’ı, Şemsi Belli’yi, Necmettin Bilgili’yi, Murat Çelik’i, Hamit Fendoğlu’nu, Hüseyin Karataş’ı, Nevzat Sezer’i, Bahattin Erdem’i, Mehmet Gülseren’i, Mehmet Ali Cengiz’i, Ahmet Şentürk’ü, Zülfikar İnanç’ı, Arif Nihat Asya’yı,H. Avni Gebeş’i, Mustafa Kaftan’ı, Nevzat Bulun’u, Turan Fırat’ı, Mustafa Geban’ı, Melahat Sezener’i, Mehmet Hayrettin Abacı’yı, Doğan Toros’u, Hüseyin Çolak’ı, İsmail Yılmaz’ı, Hasan Anlar’ı, Erhan Kırçuval’ı, H.Nedim Şahhüseyinoğlu’nu, Ahmet Kekeç’i, Hırat Dink’i, Adnan Işık’ı, Ramazan Kölük’ü, Fevzi Yener’i, Haşim Türkmen ve daha ismini yazamadığım basın emekçilerimizi anacağımız günler olacaktır.
Başkanımız Haydar Karaduman’ı bir kez daha rahmetle anıyoruz.
