MASKİ Genel Müdürü Mehmet Mert basın toplantısı yaptı.
Kibir yoktu…
Ego arayışında değildi
Hava basmaktan çok uzaktı.
Mütevaziydi.
Hoşgörülü ve samimiydi.
“Ben bilirim” havasında değildi.
Bilgiçlik taslamadı.
Her soruyu cevaplamaya çalıştı.
Masa başında oturan biri olmayacağını söyledi.
“Ben bilirim, ben yaparım” demedi.
Aksine “ben yeni geldim. 10 gündür bende kurumu öğrenmeye çalışıyorum” diyerek de MASKİ’de bilge kişi olmadığını, öğrenmeye çalışan biri olduğunu kameraların karşısında vurguladı.
“Ben dahil hiç kimse yerinde oturmayacak” diyerek de sürekli arazide olacaklarının işaretini verdi.
Arızalara anında müdahale edileceğini, gelen şikayetleri anında sonuçlandıracaklarını ifade etti.
900’ü aşan MASKİ personelinin varlığından bahsetti.
Temiz olan kaynak suyunun oluşan algılar nedeniyle tereddüt edilen su haline geldiğini bu nedenle de basın mensuplarından ve vatandaşlardan yardım istedi.
Şehir merkezi şebeke suyunun tahlil edildiğini ve yakından takip edildiğini anlattı.
Malatya Kaptaj suyunun 1.5 milyon nüfusa yeter kapasite de olduğunu söyledi.
Gönül rahatlığıyla şebeke suyunun içilmesini istedi.
30 Yıllık Belediyeciliği döneminde Mühendis olarak göreve başlayan, Asfalt Şantiye Şefliği, Asfalt ve Yol İşleri Müdürlüğü ve Fen İşleri Müdürlüğü görevlerinde bulunduktan sonra Malatya Belediyesi Başkan Yardımcılığı görevini yürüten son olarak da Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanı olarak görev yapan MASKİ Genel Müdürü Mehmet Mert, “ben tecrübeliyim, ben en iyisini bilirim, ben yaparım” demek yerine,samimi bir şekilde MASKİ’de 10 gündür çalışma alanlarını öğrenmeye çalıştığını ifade etti.
Aslında içilir olduğuna inandığı suyunu vatandaşa içiremeyen bir MASKİ devir alan Sayın Mert, öncelikle suyu vatandaşa içirmenin yollarını aramakla başlamış. İyide etmiştir. Zira Malatya’da hazır su markaları taleplere cevap veremez duruma gelirken, MASKİ’de suyunu içiremez hale geldi.
Hasan Varol mahallesinde oturuyoruz, şebeke yenileniyor dediler o gün bu gündür su içilmiyor. Nedenini sorduk tazyik dediler. Tazyikle su kalitesi nasıl bozuluyor anlamak zor.
Ciddi sıkıntılar var.
Malatya kaptaj kaynak suyu şehir merkezinde içilemez duruma gelmişse MASKİ yöneticileri nerede hata yaptıklarını araştırmalıdır. Bir yanlış varsa da kendilerinde aramalıdırlar.
Şebekeler yenileniyor, asbest borular değiştiriliyor deniyor ama yenilenen yerlerde su içilemez hale geliyor. Bu gün Malatya’da hazır su firmaları rekor satış rakamlarına ulaşmışsa, bunun sebebi MASKİ’nin suyuna sahip çıkmamasından kaynaklanmaktadır.
900’ü aşkın personel olduğunu öğrendik. MASKİ ilk kurulduğunda 600 kişi sonra yaklaşık 700 rakamlarını duymuştuk. Şimdi ise 900 personel görev yapıyormuş.
Personel sayısı artıyor 1 Katrilyonluk yatırımdan bahsediliyor ama vatandaşa bu su içilir güvencesini veremeyen bir MASKİ’miz var.
Bu nedenle yeni Genel Müdür Mehmet Mert iyi bir yerden, sorunun can alıcı yerinden işe başladı.
Malatya’nın içme suyunun içilir olduğunu göstermek istiyor.
Ne kadar başarılı olacak zaman gösterecek.
Evet bu şehrin suyu bir zamanlar musluktan içilirdi. Lokantalarda dahi hazır su bulunmazdı. Şehir merkezinde hazır su büfeleri kaldırımlara konmazdı. Firmalar su satmak için büfe, bakkal ve marketleri dolaşır dil dökerlerdi.
O zamanlar da da MASKi yoktu, çalışan sayısı da yok denecek kadar azdı. Su faturaları bu günkü gibi öyle yüklü gelmezdi. Ama Malatya’nın suyu içilirdi, kullanılırdı. Çocuklar hastalanmazdı.
Şimdi ise hazır su firmaları bayilerden gelen taleplere yetişemiyor, bazı su markalarını arasanız da bulamıyorsunuz.
900 Personel, 1 katrilyonluk yatırım var ama Malatya’nın suyu içilmiyor.
Suyu içilir hale getirmeniz gerekiyor.
MASKİ bu ayıbı gidermek zorunda.
Sayın Mert iyi başladı, inşallah gerisi de gelir.
Sahi Malatya’nın içme suyunu kimler bu hale getirdi?
Saniyede 3 litre akan ve 1.5 milyon nüfusa yetecek kaptaj suyunu kimler içilemez hale getirdi, buradan başlayalım. MASKİ’nin 900 personeli sahaya inmeli kapı kapı dolaşarak nedenleri araştırmalıdır. Tazyik denilerek geçilen ve doldurulduğunda ayran rengini alan Malatya suyuna ne olduğu araştırma konusu olmalıdır.
Malatya’nın suyuna hep birlikte sahip çıkmalıyız.
Ama önce iş MASKİ’ye düşüyor.
