Malatya’nın bir diğer meşhur velisi de Onyedili yani Zülküf Dayı’ydı.
İhtiyacı olmadığı halde sürekli yanında taşıdığı bastonuyla nam salan ve belli saatlerde belli caddelerden geçen Onyedili, genellikle Yeni Camii ve Söğütlü Camii civarlarında dolaşırdı. Zülküf Dayı’yı görenler “Onnnyediliiii” diye bağırmazsa bozulur, bağırırsa yine bozulur ve bir nefeste ağza alınmayacak küfürleri sıralardı.
Yakın zamanlarda vefat eden 17'li..Elinde bastonunu sopa niyetine taşırdı. Malatya'da belli saat aralıklarında belli cadde ve sokaklardan özellikle geçer,
"Onnnyediliiii," diye başlayan ve "Asker gaçağıııı, Gamyon tekeriii, Çamaşır lasdiğiii, pipirim tohumuuuu, Tecde canavarıııı..." diye devam eden sözleri duymak isterdi.
Aslında o'nun da istediği kızdırılmaktı. Özellikle kendisine laf atan insanların yoğun olduğu semtlerden etrafa baka baka geçerdi ki biri "onyediliiiii..." ile başlayan bir cümle ile laf atsın da O'da ana avrat kaptırsın, normal hayatta birine diyince kan çıkacak küfürleri milletin içinde, laf atana bir nefeste sıralayıversin...
Bir gün sürekli gezdiği semtin esnafları aralarında anlaşmışlar. Zülküf Dayı geçerken hiç kimse en ufak bi laf atmasın, ne yapacak hele? demişler... Zülküf dayı geçtiğinde plan uygulanmaya başlanmış, esnaf bıyık altından gülerken Zülküf Dayı bir sağa bakmış, bir sola, olmadı durup arkasına önüne bakmış, olduğu yerde 360 derece dönüp millete bakmış, yine ses yok... Birkaç adım atıp yine durmuş, millete bakmış, kimseden yine tık yok... Bakmış olmayacak, yolun başına gidip elindeki bastonu havaya kaldırarak bas bas bağırmış:
- Vayy Anasını avradını .......im sanki hepsi anlaşmışlar..
Bir velimizi daha andık ve de sizlere hatırlattık...
Selam olsun Malatya’mın güzel insanlarına...