1843 yılında Hacı Yusuf Taş isminde bir hayırsever tarafından yaptırılan cami, 3 Mart 1893 günü yaşanan büyük depremde neredeyse tamamen yıkılır. Bunun üzerine Malatya halkı para toplayarak imece usulüyle bu camiyi tekrar inşa etmeye başlarlar…
Bataklık zemin ardıç ağaçlarıyla desteklenerek temel atılır. Yani camimizin temeli ardıç ağaçlarından müteşekkildir. Bu özelliğiyle belki de türünün tek örneğidir.
Cami yaptırma derneği bir süre sonra paraya sıkışır ve padişaha müracaat eder böylelikle II Abdülhamit 10.000 altın göndererek caminin inşaatının devamını sağlar ve 1912 yılında cami halkın hizmetine girer.
Sevgili Malatya’lılar Atalarımızın bize emanet ettiği ve bizim de torunlarımıza orjinal haliyle taşımak zorunda olduğumuz camimiz bugün iş bilmez, rant düşkünü bedeviler eliyle orijinalliğinden uzaklaştırılıp ucube bir görüntüye dönüştürülmektedir.
Sanatta orijinallik esastır beyler!…
Benim atalarım yüz küsur yıldır nerede abdest almışsa, nerede su içmişse ben de orada su içmek ve abdest almak isterim. Siz hangi hakla caminin cümle kapısının her iki yanına sıralanmış otantik abdest alma mekanını kaldırıp tam zıt tarafa koyup üstelik caminin silüetini bozarsınız. Sizin bu camiyle ilgili hiç bir anınız ve kaygınız yok bu yüzden ne olacak canım ha orası ha burası diyebilirsiniz. Ama bizlerin, her bir Malatya’lının bu camide anısı ve yaşanmışlığı var, bunu gözardı edemezsiniz.
Sevgili hemşehrilerim, para hırsı ölüm aklına gelmeyen bazı insanların gözünü kör etmiş.
Ben abdest alma mekanının eski yerinden kuzey cenahına caminin silüetini bozma pahasına neden alındığını çok iyi biliyorum. Biraz düşününce bu sorunun cevabını sizin de bulacağınıza eminim.
Yetkililere bu eski abdest alma mahallini neden kapattınız diye sorduğumda aldığım cevap çok ilginç;
Temele su sızıyor!
Siz de çok şaşırdınız değil mi sevgili okurlarım. 21. YY da sızdırmazlığı çözemeyen bir kafa.
Yetkiliye ben de teknik adamım, teknoloji çok gelişti çok etkili izolasyon malzemeleri var, bu belirttiğiniz sorun sorun bile sayılmaz dediğimde doğru haklısınız çözülebilirdi ama… kem küm, falan filan…
Anlatabildim mi…
Malatya merkezde belki de tek Osmanlı Klasik mimari özelliklerini taşıyan göz bebeğimiz olan Teze Camimiz, tarihine, kültürüne ve geleneklerine bağlı her Malatya’lı için çok önemlidir ve caminin silüetinin, orjinalliğinin, otantikliğinin ve güzelliğinin bozulmasına müsaade etmeyecektir.
Benim ve sizlerin dedelerinin alın teri ve parasıyla yapılan bu camiyi lütfen sahiplenin ve sesinizi duyurun.
Sesiniz kime yetiyorsa…
Selam olsun Malatya’mın tarihine sahip çıkan insanlarına…
Bir sonraki yazım silüeti daha da bozacak olan Medine Tipi şemsiye ile ilgili olacak! Fotoğraflarda Medine tipi şemsiyenin pabuçları görülmekte.