ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

Geçen Eylül ayı idi…

Malatya Ziraat Odaları Birliği Başkanı Yunus Kılınç diğer Ziraat Odaları Başkanlarıyla birlikte, Malatya Gazeteciler Cemiyetinde basın toplantısı yaparak üreticilere sesleniyordu:

“Kayısınızı Pazara indirmeyin…

"Kayısı Fiyatlarına gelince, Kayseri’de 200 lira, Ankara’dan 250 lira, İstanbul’da 270 lira, Avrupa’da 350 lira. Neden Malatya’da bu ihracatçılarımız,  geçen yıl 30 liraya alıp 130 liraya satan arkadaşlar bugün fiyat düşürmeye uğraşıyorlar. Ben burada bu arkadaşlarımıza bu kardeşlerimize bir açıklamada bulunmak istiyorum. Malatya bizim, kayısı bizim bugün siz ticaret yapıyorsunuz, biz üretim yapıyoruz. Niye böyle spekülatif hareketlerle üreticimizin alın terini, emeğini elinden almaya çalışıyorsunuz. İşte burada hata yapıyoruz.  Eğer bizim dünyada, Malatya gibi bir ilde bu kadar güzel bir ürünümüz bir kuru kaysımız varsa ki, bu son yıllarda gıdanın bu kadar önem taşırdığı bir dönemde inanan bunu satamayacağımız dünyada hiçbir ülke yoktur.  Ama üreticimiz kayısısını ihtiyacından dolayı pazara getirdiğin de fiyat düşürürseniz inanın başka yollara başvurmak zorunda kalacağız. Ben üreticilere de şunu söylemek istiyorum, Malatya kayısısı gibi bir ürününüz olsun. Bunun fiyatı her gün artacaktır, bunu göreceksiniz. Dünya buna hasret. Onun için siz üretin pazarlama sıkıntısı olmaz. Ama bu spekülatif durumlara düşmeyin. Bekleyin, kayısınızı pazara indirmeyin.”

Ardından da Toprak Mahsulleri Ofisinin fiyat açıklamasını istiyordu.

Ziraat Odaları Kayısınızı satmayın dediği günlerde kayısı fiyatları 100 lirayı aşmış 120 liraya dayanmıştı.

Yaklaşık 6 Dolarlık net fiyatı bulan kayısı buna rağmen Üretici kuruluşu, Kayısınızı satmayın, fiyat daha yükselecek beklentisi ile üreticilere ürünlerini satmama dayatmasında bulunuyordu.

Toplantı bitti, “Neden satmayın, neden getirmeyin” diye sorduğumda dışarıdaki fiyatları gerekçe göstererek beklentilerinin 200 liranın üstü olduğunu söylediler.

Ya yükselmezse ne yapacaklarını sordum, yükselecek dediler ve gittiler.

Kayısı üreticileri büyük oranda Ziraat Odaları Başkanlarının sözünü dinleyerek kayısılarını satmayarak beklemeyi tercih ettiler.

100-120 Liraya kayısılarını satanlar “Allah bereket versin” diyerek ürünlerini en iyi şekilde değerlendirmenin sevincini yaşarken, ürünlerini satmayanlar Eylül ayından beri 100 liralık fiyatları yeniden görürüz diye beklediler.

Ekim, Kasım, Aralık derken Ocak Ayıda geldi geçmek üzere…

Eylül Ayındaki kayısı fiyatını bir daha bulamadılar.

Üstelik kayısıyı alacak alıcılarda görünmez oldular.

Eylül ayında kayısı almak isteyen alıcılar kayısıyı da sormaz oldular.

Elinde malı olan üreticiler ihracatçıları dolaşmaya başladılar, esnafın kapısını çalmaya başladılar.

60… 70… diyenler oldu… 80 Lira diyenler ise Vadeli şartı koymaya başladılar.

Lisanlı Depoya konulan kayısının da 5 bin tonu geçtiğini söylediler.

Kayısı fiyatlarında hala bir yükselme yok.

Üreticilere satmayın uyarısı yapan Ziraat Odaları Başkanları da sus pus oldular.

Çünkü kayısı fiyatını bulmuş iken satmayın uyarısı büyük bir yanlıştı.

Yükselen fiyatların olduğu bir yerde TMO’nun alım yapmayacağı gerçeğinden bile habersiz olan Ziraat Odalarının tam bir açmaza düşmeleri sonucunda üreticilere büyük bir zarar verdiler.

Kayısı üreticileri kayısılarını satmadılar da ne oldu?

Satan kazandı, satmayan büyük zarar etti.

Bundan sonra nasıl satar o da belli değil.

Bu durum bu yıl için ders olmalıdır.

Kayısıları sattırmayarak bekletenlerinde bir öz eleştiri yapmalarında yarar var.

Üreticiler soruyor:

Neye dayanarak sattırmadınız, şimdi neredesiniz?

Bundan sonraki yol haritanız nedir?

Kayısımızı hala bekletmeye devam edelim mi?

Kayısı Eylül ayından bu yana fiyatını aramaya devam ediyor.

Bu gidişle de beklentiler yeni sezona kadar devam edecek gibi görünüyor.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.