ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

Medya_İş’in Genel kuruluna katılmak üzere Ankara’ya gitmiştik. Kaldığımız Otel de 6 Şubat 2023’ü gösterirken Malatya’dan gelen deprem haberiyle uyandık.

Hemen Malatya’yı aradık korku ve panikle depremin büyüklüğünü ve sarsıntıyı anlatıp kendilerini dışarıya attıklarını duyduğumuzda donup kaldık. Eşim Elazığ depremine de yalnız yakalanmıştı, bir hayli korkmuştu. Kahramanmaraş merkezli depreme de evde yalnızken yakalanmış ve çok korktuğu belliydi. Komşu Öğretmen kadın ve iki çocuğunu alarak araca binip dışarda beklemeye başlamış, ikinci deprem olunca da Dilek’e gitmişlerdi. Onları sakinleştirmeye çalışsak da nafile.

Malatya’ya dönmek için Karayolu ve havayolunu denedik, Havaalanına gittiğimiz halde Uçak seferi iptal edildiğinden geri döndük otele. Yakınlarımızdan sürekli yıkım haberleri alırken ikinci depremin ardından yollar kapalı da olsa Malatya’ya gitmeye karar verdik.

Medya İş Başkanı Sezai Ballı’nın hazırlattığı Minibüse, ekmek başta olmak üzere teknik araç ve gazetecilerin kalacağı çadırı da alıp yola çıktık. Kayseri Uzunyayla’ya nasıl geldiğimizi hatırlamıyorum, yoğun kar yağışı ve tipiye rağmen Malatya yönünden gelen çift şeritli yolu dolduran araçların Ankara yönüne gidişini asla unutamam.

Malatya’dan kaçış depremin yıkıcı etkisinin yanı sıra -15 dereceyi bulan dondurucu soğuklardan insanların donmamak için kendilerini batıdaki yakınlarının yanına, tipiyle kapanan Uzunyayla’yı nasıl aştıklarını görmek lazımdı.

Malatya’ya vardığımızda ilk iş en kazların başında çalışan ekipleri hızla dolaşmak oldu. Eldiven, Kafa Lambası, Bot, Çizme gibi malzemeleri dağıttık. Avşar Oteli enkazına müdahale eden Zonguldaklı madenciler depremin büyüklüğünü, koordinasyon eksikliğini ve nereye müdahale edecekleri konusunda bilgi alamadıklarından yakınıyordu.

Evre Yolundaki binalar kağıt gibi yıkılmış, Emeksiz Caddesi boydan boya enkaz yığını haline gelmiş, Niyazi Mısri Caddesi sanki savaş alanına dönmüş, Akpınar enkaz yığını haline gelmiş, daha restoreden yeni çıkmış Yeni Cami yerle bir olmuş, Büyük Otel, Kırçuval Otel yerle bir olmuş, Fuzuli Caddesi kapanmış, Saray mahallesi tarumar olmuş, Sivas Caddesinde binalar çökmüş, Halep Caddesinde nerede ise bina kalmamış, Tevfik Temelli Caddesi yıkıntılar nedeniyle kapanmış. Kernek karanlığa gömülmüş, Cengiz Topel sessiz, Fahri Kayahan ve Bostanbaşı terk edilen yerler olmuş. Malatya Çarsısı diye bir şey kalmamış, esnafların malları kırılan camlardan yere düşmüş, yağmacılar cirit atıyor.

Marketler kapalı gıdaya ulaşım yok. Kaptajın suyu çamur akıyor el bile yıkanamaz hale gelmiş.

Doğanşehir yeniden Harapşehir olmuş, Polat, Erkenek, Kurucuova, Akçadağ Ören tamamen yerle bir olmuş. Malatya viran olmuş, elektrikler kesik. Sular içilmiyor, musluklardan çamur akıyor. Enkazların yanında ağlayan insanlar, enkaz altında ses almaya çalışan Kurtarma ekipleri, yakılan ateşin yanında ısınmaya çalışan kadın ve çocuklar.

Malatya tanınma halde. İkinci olmasına rağmen çadır yok. Yeterli kurtarma ekibi ve iş makinası göze çarpmıyor. Hayat ve Hakimler Apartmanındaki kurtarma çalışmaları ekranlara yansıtılıyor. Yüzlerce enkaz müdahale edilmesini bekliyor.

Malatya Hükümet binası Koordinasyon toplantısı sırasında darbe almış. Malatya Büyükşehir Belediye binası koruma amaçlı korumaya alınmış. Kamu binaları kullanılamaz hale geldiği ifade ediliyor. Koordinasyon Merkezi olarak İtfaiye Binası tercih edilmiş, Bakan, Valiler ve Belediye Başkanları burada görev yapıyor.

Gece enkazların sayısına bakıp, ayakta kalan binalardaki hasarları göremediğimizden fazla bir şey olmamış diye düşünürken sabah gün ağardığında, yıkılmadık ayaktayız dercesine binaların ağır hasara uğradığını üzüntüyle gördük.

Yıkılan değil de yıkılacak binaların fazla oluşu felaketin boyutlarını gösteriyordu.

Bostanbaşı’ndaki yüksek katlı binaların cepheleri depremden etkilenmiş. İnsanlar can havliyle 10 katı nasıl indikleri sırada yaşama tutunmak için yaşadıklarını gözleri dolarak anlatıyorlardı.

Ve yağan kar yağışı depremin ardından tam 3 gün sürdü. Yollar kapandı, Erkenek tüneli çöktü Adıyaman-Adana  yolu kapandı. Kayseri Yolu geçit vermiyor. Tek ulaşım Elazığ’dan Gakkoşlar yardım araçlarıyla, ekmek ve su getirerek komşunun yardımına koşmuşlar. Yüzlerde 23 plaka aracı görünce duygulanmamak ve bu yardıma şapka çıkarmamak olur mu?

Ekmek ve su yok mu?

Çadır nerede Çadır?

Battaniye Yok mu?

Çocuklar donacak?

Bizi kurtarın? F

Feryatlarını hala unutamam.

Malatya’ya yardıma gelen insanların kadın ve çocukları yanlarına alarak Batı illerindeki yakınlarının yanına götüren yardımseverlerin çabası insanlık dersi gibiydi.

Benzin İstasyonu önlerinde uzun kuyruklar göze çarpıyor. Meğer yakıt kirizi başlamış. İnsanlar araçlarında sabahlıyor. Araçlar dondurucu soğukta sabaha kadar çalışmak zorunda kaldığından yakıt talepleri daha da patlama yapmış.

Yardım Tırları Büyükşehir Belediye Binası yanında yardım dağıtıyor, insanlar yardım almak için izdihama neden oluyor. Büyükşehir Belediye Binası karşısındaki Cafe çocukları içeri almış ısıtmaya çalışıyor, çocuklar için getirilen yardım malzemelerini Cafe’ye bırakıyor insanlar.

Malatya’nın halini gören Batı İllerindeki insanlar yardım toplayıp araçlara yükleyip Malatya’ya yolluyor. Ama bir organize yok, yardımları getiren insanlar gelişi güzel yerlerde durarak dağıtıyor.

Üçüncü günde Askerleri Enkaz bölgelerinde Malatya Çarşısında görünce umutlandık.

Asker duruşuyla Çadırlar kurulamaya başladı. Cadde ve sokaklarda Asker ve Polisleri nöbet ve devriye gezerken görünce güven geldi bizlere. Yaralar sarılacaktı. 3 günde Malatya boşaldı.

 Yüzbinlerce insan Malatya’yı terk etti. Depremin 26. Gününde Malatya’dan giden insan sayısının 600-650 bini bulduğu ifade edilmeye başladı.

Malatyalıların bir bölümü bağ evlerine yerleştiler bir bölümü de, Arapgir, Arguvan, Hekimhan, Darende başta olmak üzere bu ilçelerde yaşama tutunmaya çalıştılar.

Malatya Basını da enkaz altında kalmıştı. 5 Günlük Gazete, 14 Radyo, 2 Uydu Televizyonu ve Ajans büroları ağır hasar aldılar ve yayın yapamaz duruma geldiler. Malatya Basınını enkazdan kurtarmak amacıyla 18 gün Çadırda görev yaptıktan sonra Kent Konseyi altına taşıdık.

5 Günlük Gazeteyi bir araya getirerek her gün bir gazeteyi yayınlama kararı aldık. Dün Busabah Gazetesi, bu günde Yenimalatya Gazetesi yayınlanıyor.

Malatya’yı yeniden ayağa kaldırmak ve yaraları sarmak için Malatya’da kalmaya devam edeceğiz.

Gün Malatya’yı Ayağa Kaldırma Zamanıdır…

 

https://www.facebook.com/permalink.php?

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.