Kahramanmaraş merkezli 2, Malatya merkezli bir deprem yaşayan şehrimiz alt üst oldu.
6 Şubat’ın dondurucu soğuklarında Malatya’dan toplu göç yaşarken şehri idare edenlerde tabiri caizse adeta ne yapacaklarını şaşırdılar.
Adıyaman Yolunda Erkenek tüneli geçit vermiyor, Kayseri yolu kapanmış, Sivas Yağdonduran zorla yol veriyor, tek kapı tek yol Elazığ kalmış.
Bereket Elazığ, Tunceli Hatta Erzurum kısa sürede yardıma koştular, Ekmek ve içme suyu ilk olarak buradan şehre ulaştırıldı.
6 Şubat sabahında meydana gelen deprem nedeniyle Malatya protokolü Malatya Valiliğinde toplanmış, Koordinasyonu sağlamak için kararlar alıyordu ki ikinci depreme Valilik binasında toplantı halinde iken yakalandılar.
Malatya Valiliği ağır hasar aldı, protokol mensupları ve hatta Kültür ve Turizm Bakanı bile binada sıkıntılı anlarla karşılaştı.
Malatya Büyükşehir Belediyesi de hasar aldığından Protokol Park Makama gitse de Malatya İtfaiye Daire Başkanlığı Afet Koordinasyon Merkezi yapılarak Devlet erkanı İtfaiyeye taşındı. O günden bu yana da toplantılar bu Merkezde yapılıyor.
Bakanlarla burada toplantılara katılıyorlar. Çadır ve konteynır dağıtımı, gıda yardımları ve diğer sosyal yardımlarla ilgili toplantılar İtfaiyedeki Afet Koordinasyon Merkezinde icra ediliyor.
3 Ay sonra da olsa Malatya Valisi Hulusi Şahin’in basın toplantısı yapacağı bilgisi üzerine Afet Koordinasyon Merkezine gittim. Koordinatör Valiler yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdikten sonra Malatya Valisi 6 Şubat’tan bu yana yapılan çalışmaları özetledi.
Çadır ve konteynır taleplerine tamamen cevap verildiğini artık bireysel talepleri de karşıladıklarını 13 bin adet kalıcı konut ile 600 köy evinin ihale edildiğini, yeni ihalalerin hazırlandığını, Altay Kışlasına 750 adet işyeri yapılmaya başlandığını, Malatya’da 45 bin binanın hasar aldığını, bunun 6 bininin yıkılarak enkazlarının kaldırıldığını, halen 35 bin binanın ağır hasarlı olduğunu, enkazların kaldırılması için hukuki süreleri beklediklerini tek tek anlattı Vali Hulusi Şahin.
Sonra sorulara cevap verdi, Malatya Şehir Merkezine ne yapıldığını ya da yapılacağının bilinmediğini, bir belirsizliğin hakim olduğunu sordum:
“Malatya Şehir Merkezi ve Akpınar başta olmak üzere Şehircilik Bakanlığınca bir plan hazırlanıyor. Bir bölümüne bizde müdahale ettik ve düzelttirdik, halen çalışmalar sürüyor. Ancak bu kesin uygulanacak bir plan değil. Hazırlandıktan sonra Malatya’daki tüm Sivil toplum kuruluşlarını, basın mensuplarını, Odalarımızın yöneticilerini davet ederek hazırlanan planı değerlendireceğiz.
Gerekli düzeltmeler yeniden olabilir ondan sonra hızla uygulamaya başlayarak Malatya’yı geleceğe taşıyacak bir Şehir merkezi inşa etmek istiyoruz. Sizlerin de desteklerine ihtiyacımız var.”
Vali Hulusi Şahin 6 Şubat’tan bu yana Malatya’nın her semtini adeta ezberlemiş. Kullanılamaz hale gelen Hükümet Binasının durumu ne olacak diye sordum, meğer ona da hazırlıklıymış:
“Hükümet binası depremlerde ağır hasar aldı, Kültür Bakanlığınca tescilli binamız. Tamamen yıkılacak ve yerine aynısı yapılacak. Bu konuda Kültür ve Turizm Bakanımız gerekli desteği veriyor ihale aşamasına geldiğinde hemen ihale edilecek. Yeni Cami de yeniden yerinde yapılacak bu konuda da çalışıyoruz.”
Enkazların kaldırılması konusunda görüşlerini sorduk:
"Ağır hasarlı binaların bir kısmı ihale, bir kısmı da hukuki itiraz davaları nedeniyle zamanında kaldırılamıyor. Bu binalardan uzak durulması gerekiyor, her ne olursa olsa da hasarlı binalara girmesinler. Binaların yıkılması ve enkazların kaldırılması zaman alacak.”
Malatya’da tavan yapan ev kiralarını ve kiracıların nereye başvurmasını sorduk Sayın Valimize:
“Öncelikle kiracılar mahkeme kararı olmadan evlerinizden çıkmayın. Yüksek kira isteyenleri de hem Ticaret İl Müdürlüklerine şikayet edebilir hem de Ticaret Mahkemelerine dava açabilirler. Vatandaşlar beni evden tahliye ettiler çıkardılar diyorlar. Tahliye davası olmadan, mahkeme kararı alınmadan isterse ev sahibi olsun kimse kimsenin evini tahliye edemez…”
Vali Hulusi Şahin verdiği cevaplarla bizleri de rahatlattı.
Çıkarken Gazetelerin durumunu sordu anlattım. 1 Mayıs’tan itibaren günlük olarak gazetelerin çıktığını ve matbaaların hasar alması nedeniyle de gazetelerin Adana’da basıldığını, resmi ilanların tamamen kesildiğini bu konuda destek vermesi gerektiğini söyledim. İlgileneceğini ifade etti.
Zaman zaman bu tür bilgilendirmelere ihtiyaç var. Çok da yararlı oluyor.
Birçok konuda bizlerde bilgilenirken, kararlı açıklamalarla da gelecek için ümitlendik.
