Malatya olarak tarihin en zor günlerini yaşıyoruz.
Şehrin kalbi çorak bir tarlaya dönmüş, Yeni Cami Yıkılmış, Söğütlü Cami yıkılmayı bekliyor, Kilise’den Camiye dönüşltürülen Çınarlı Cami ise olduğu yerde duruyor.
Ayakkabı tamircileri Cami duvarına sırtlarını dayamış müşteri bekliyor.
Mısır Çarşısı hala ayakta, dükkanlar açık.
Çadır kondular ve barakalar kaldırılmış…
Akpınar’dan Emeksiz alt caddesine baktığınızda Niyazi Mısri Caddesi bile görünüyor.
Daha yıkılacak o kadar bina var ki, ne zaman biter diye tahminde bulunmak zor.
Oysa olan oldu, felaket yaşadık ama hiç değilse depremi fırsata çevirmek gerekiyor.
Yıllar önceydi, yazılmamak üzere konuşuyorduk. Malatya’nın bir, iki hatta üç Numaralı isimleri de oradaydılar.
Konu Malatya için hazırlanan projelerdi.
Güzel projeler hazırlanıyordu, Kuzey ve Güney Çevre yolu dahi planlanmıştı. Alt ve üst merkezlerden Modern Malatya’dan bahsediyorduk. Sonra laf döndü dolaştı Malatya Merkeze geldi.
Ne olacak Malatya’nın merkezinin hali diye sorduğumuzda “Merkezin yani Çarşı’yı yeniden düzenlemek, imar etmek, istimlak yapmak bu günkü yasalarla mümkün değil. Kuyumcular Çarşısı kaçak yapılardan oluşuyor orayı bile yıkmayı başaramadık” yanıtında tüm konuşmacılar birleştiler.
Malatya Merkezi imar etmenin ve yeniden yapmanın bir imkanı olmadığını açıkça ifade ettiler.
Ancak, sohbet ettiğimiz için adını vermeyeceğim bir isim sanki 6 Şubat depremlerini tahmin ediyormuşçasına o yıllarda şunu söylemişti:
“Malatya Merkezi bir deprem olduğundan kendiliğinden yıkılır işte o zaman Modern Malatya’yı yeniden ve yerinde kurabiliriz.”
Yıllar önce yaptığımız bu sohbeti yıkılan Yeni Caminin etrafında dolaştığımda yerinde düşününce işte Modern Malatya’yı tam da yerinde kurmanın zamanı ve fırsatı gelmişti.
Malatya Valisi Hulusi Şahin, 6 Şubat’tan bu yana gece gündüz demeden, yaşadığı tüm olaylara rağmen geleceğin Malatya’sı için çaba sarf ediyor. Geceleri uyuyamadığını dahi söylediler.
Minibüsçüleri Arasa durağından Çevre Yolu altına almak istiyor, Minibüsçüler karşı çıkıyor.
Kasap Pazarını Çevre Yolu altındaki Adliye Binası yerine aldırayım diye onca dil döküyor, Kasaplar ve Balıkçılar Hayır olmaz diyor.
Bakırcılar yerimizde olmalıyız ama bize bir kat dükkan yetmez diyor, Şire Pazarının perakendecileri ille de yerimiz diyor.
Yerde yani zeminde yer alan tarihi Söğütlü Cami’yi 1987 yılında 60 dükkan uğruna tarihinden kopartarak Camiyi Havaya kaldırarak işyerine çevirenler de, bu işyerlerinde kira ile oturanlarda “Dükkanlarımızı aynen istiyoruz” diye bir de hesap soruyorlar.
Hele hele tamamı kaçak yapı olan adına Cumhuriyet Çarşısı ya da Kuyumcular Çarşısını yerinde kaldıralım diye görüş sunanlara, tepki gösteren kuyumcuların öfkesini anlamak da zor.
Bahse konu Çarşılar olmasa da Malatya Merkezi çok daha güzel olacağı şimdiden görülüyor
Bu nedenle tüm olumsuzluklara rağmen yaşanan felaketi bir fırsata çevirmenin zamanı gelmiştir.
Nerede ise tamamı kaçak ve usulsüz yapılardan oluşan Çarşı projesini bırakalım uygulasınlar.
İnanın bu gün karşı çıkan Bakırcılar, Kasaplar, Minibüs Ana Durakları, Söğütlü Cami kiracıları, Kuyumcular Çarşısı ve hatta Şire Pazarı bile yerli yerinde olmasa bile Yeni Malatya çok daha güzel olacak.
Yeni Malatya planlı olmalıdır.
Gelecek kuşaklara armağan edilmelidir.
Bu nedenle Sayın Valim kararlarınız doğrudur ve yerindedir.
Gerisine aldırmayın Çarşı projesini aynen uygulayın.
Malatya olarak bunu bekliyoruz…