Modern yaşam güzellikleri, rahatlıkları yanında sağlığımızı bozan olumsuzluklara da sebep olmakta. Ben konunun uzmanı bir dermatolog değilim, TV kanallarındaki HER Bİ MOKA MAYDANOZ OLAN ALLEMELERDEN DE DEĞİLİM. Meslek yaşamımdaki tanık olduğum vakaları halk diliyle anlatıp yardımcı olmaya çalışan emekli bir doktorum.
Meslek hayatımda birçok tırnak batması, ayak mantarı hastalıkları gördüm. Nasırlar, ayak yaraları gördüm.
Mantar hastalıkları, nasırlar ve tırnak batmalarının çoğunun tedavisinden olumlu sonuçlar aldım. Ama şeker hastalarıma geniş zaman ayırıp ayak bakımı hakkında elimden geldiği kadar bilgi verip o konuda tıbbi dökümanlar, broşürler ile destek olmaya çalışmama rağmen ayaklarında açılan yaralarda acı sonuçlar oldu. Hastaların diyete ve ilaca uygun davranmadıkları için Gangren olan birçok hastamın parmakları, ayakları kesildi.
İlaçlarla şekerini kontrol altına almış olduğum bir bayan hastamı eşi bir gün getirdi kan şekerini glukometre dediğimiz şeker ölçüm cihazı ölçmedi. Çok yüksekti. Sordum Bir dilim kek yemiş. Benim bayramlık ağzım açıldı söylenip durdum. Eşi
"Doktor bey gurbanın olam sen bana söyle, ben bunu hangi hastaneye götüreyim" diye yalvarıp duruyor.
"Ben bilmiyorum, sen araştır bu eşek kafanın yerine akıllı bir kafa takacak hastane bulursan oraya götür" dedim. Birkaç yıl sonra çoklu organ yetmezliğinden yaşamını yitirdiğini duydum.
Size 2 tırnak batması vakası anlatacağım
1-Fatoş 17-18 yaşında lise öğrencisi güzel mi güzel bir kız. Sağ ayak başparmağında tırnak batması şikâyetiyle geldi. Tırnağının çekilmesini kabullenmediği için o zamanki koşullarda “Ayak Tırnak Batması Düzeltici Pens Aparat" olmadığı için batık tırnağın altına pamukla dolgu yaparak etin üzerine çıkartmaya çalıştık. Fatoş hayatından memnun gitti.
Birkaç gün sonra Fatoş gözlerinden sağanaklar akıtarak geldi.
"Noldu kızım" "doktor amca ayının biri baş parmağımı çiğnedi" dedi. Bir arkadaşı ayağını çiğneyip tırnağını kanatmıştı. Tırnağı çekip pansumanını yapıp gönderdim.
2- Servet Çok sevdiğim bir ailenin kızıydı. Tedavilerinde para almıyorum diye Batan tırnağı için SSK etlik Hastanesine gitmiş. Cerrah meslektaşım kamu hastanesinde tırnağını çekmiş 100 TL. para istemiş. Parası çıkmayınca sağlık karnesine el koymuş, "Parayı getir, sağlık karneni al"
demiş. Biz Batıkentte Özel Aydıncak Polikliniğinde 50TL. ye çekiyorduk. Para yoksa kiminin parası kiminin duası derdik. Kamu hastanesindeki rehinci için Meslekten biri olarak halen utanıyorum.
Her neyse, saadete geleyim
AYAK SAĞLIĞI İÇİN NE YAPMALI, NE YAPMAMALIYIZ
Askeri personelin ayakları görev gereği saatlerce, günlerce postal dediğimiz ayakkabılar içinde hapis olduğundan ve ayak numarası giyenin ayağına uymadığından mantar hastalıkları ve tırnak batmaları, nasır çok sık görülürdü.
Şimdiki çağda birçok insanın ayağında sözüm ona en lüks marka spor ayakkabılar var ve yaşam koşullarında askeri personel gibi saatlerce ayak kapalı kaldığı için ve gene marka ayakkabılar ayağa uygun olmadığı için ayaklarda sağlık problemleri oluşuyor.
Birçok insanda sık Apdest almaya bağlı, ayaklar iyice kurulanmayıp ıslak bırakıldığı için ayak parmakları arasında erozyonlar, mantarlar oluşur.
Tırnak batmaları ve mantar oluşumuna bağlı selülitler, lenfanjitler oluşur. Kalçaya kadar şişen vakalar görmüş ve tedavi ettiğim vakalar olmuştur.Mevzu derin, kısa keseyim:
1-Ayakkabı seçerken modaya uygun değil ayağınıza uygun seçin. Varsın AFİLİ olmasın, sağlıklı olsun. NE BÜYÜK, NE KÜÇÜK OLSUN, AYAĞINIZI TAM SARSIN.
2-Ayağınız nefes alsın, plastikler içine gün boyu ayaklarınızı hapis etmeyi. BEN GENELDE ALTI KÖSELE,DERİ AYAKKABI TERCİH EDERİM. Süsüne fiyakasına bakmam, bağcıksız, ayağımın rahat ettiği ayakkabıyı alırım.
3-Bence ayakkabıları çorapsız giyinmeyin. Çorap da laylon olmasın pamuk ipliğinden çorap olsun. Şimdiki gençler nedense çorapsız ayakkabı giyiyor , havasızlıktan, terlemeden ayaklar pişiyor, astarındaki tabanındaki yapıştırıcılar reaksiyon yapıyor, pancar gibi pişmiş ayakla muayeneye geliyorlar.
4-Çoraplarınızı günlük olarak değiştirin, ayakkabılarınızı havalandırın
5-Tırnak makası, terlik, çorap, ayak havlularınızı kimseyle paylaşmayın
6-Tırnak kesimini dikkatli yapmak lazım, yan taraflarını fazla kısa kesmeyin.
7-Hatta evlerdeki kullanılan terlikler de dikkatli seçilmeli, tabanlarındaki yapıştırıcılar ayaklarda çeşitli rahatsızlıklar yapabiliyor. Sık sık havalandırılmalı ve güneşlen dirilmeli.
8-Köylü kardeşlerimin laylon, plasik ayakkabılar giymekten dolayı ayaklarından kaynaklanan reaksiyonların tüm vücuda dramatik olarak yayıldığını yanık gibi su toplayan reaksiyonlar yaptığını gördüm ve tedavide oldukca aciz kaldığım oldu.
Daha ne diyeyim. Yerim dar oynayamıyorum, benden bu kadar, fazlası ukelalık olur, Dermatolokların işine karışmak gibi olur.
AYAKLARDAKİ AKUPUNKTUR NOKTALARI KONUSUNA GİRMEDİM.
BENDEN BU KADAR. AYAKLARINIZI ÇOK SEVİN
NOT
AFİLİ
Gösterişli, çalımlı.
