Kernek Aile Göl Gazinosu, Hürriyet aile çay bahçesinden sonra Malatya eğlence hayatına giren, insanların ailece çay, kahve, gazoz içerek, dondurmasını yiyip, çekirdek çitleyerek müzik dinlediği nezih mekanlardan biriydi.
Saka Şükrü'nün çocukları diye tanınan Hüseyin, Necati ve Şahin Gencer kardeşler tarafından çalıştırılan göl gazinosu programlarında daha çok Türkiyenin tanınmış sanatçılarına yer verir bunun yanında diğer sanatçılar Malatya'dan seçilirdi.
O dönem sahne alan sanatçılardan kimler yoktu ki, Şükran Ay, Yıldız Tezcan, Sevim Şengül, Nurettin Çamlıdağ, Muhterem Nur, Müslüm Gürses, Suat Sayın, İsmail Şenbahar bunlardan aklımda kalanları.
Müslüm Gürses, daha sonraki bir programda anılarını anlatırken, Muhterem Nur'u Yeşilçam'dan tanıdığını daha sonra Malatya'da program yaparken sıra meselesi yüzünden tartışıp kavga ettiklerini, büyük aşklar kavgayla başlar sözünü ıspatlarcasına sonra barışıp evlendiklerini söylemişti.
Burada sahne alan sanatçıların en ilginç olanı açık ara İsmail Şenbahar’dı. Hatırlayanlarınız mutlaka olacaktır, Zeki Müren’in kopyası bir Türk Sanat Müziği sanatçısıydı. Aşırı makyajıyla, giydiği efemine ve çok uçuk kıyafetleriyle, tavır ve tarzıyla, konuşma üslubuyla aynı Zeki Müren diyeceğiniz bir sanatçıydı. Özellikle bayanlar matinesinde, çok ilginç olaylara rastlanıldığı anlatılırdı.
İsmail Şenbahar'ın çok ilginç, allı pullu, renkli, ipekli, şifondan alacalı bulacalı ne kadar kumaş varsa onlardan yapılmış gardrop dolusu elbiseleri vardı ....
Nereden bildiğimi merak ediyorsunuz değil mi? ...
Anlatayım;
İsmail Şenbahar program süresince bizim otelde, yani Kantar Palas otelinde kalıyordu. Bir hayli yükselen otel ücreti, defalarca talep edilmesine rağmen alınamayınca, üstelik kaçacağı da hissedilince elbiselerine el koyulmuş ve elbiseler üç kocaman bavul içinde bizim eve getirilip musandereye yerleştirilmişti.
Bu elbiseler bize çok ilginç geldiği için, tüm arkadaşlarımı eve getirip bu elbiseleri gösterirdim.
Diğer önemli bir sanatçı da defalarca seyretmeye gittiğimiz Sevim Şengül’dü. Çok güzel bir kadın olan Sevim Şengül, Türkiye de iyi bir şöhrete sahipti ama yavaş yavaş bu ünü kayboluyordu. İşte tam bu sırada Malatya'ya gelmişti. Bizim ilgimizi çeken olay o dönem Malatyaspor'un kalecisi olan Suat'la gönül ilişkisi olmasıydı. Suat çok yakışıklı bir sporcuydu, bizler de Suat’ın sevgilisi nasıl biri acaba diyerek sesinden ziyade görüntüsünü seyretmeye giderdik.
O yıllar çok ünlü olan iki sanatçı Şükran Ay ve Suat Sayın da burada sahne alan ünlülerdendi. Malatya’lıların çok sevdiği bu iki sanatçının programları seyirciyle dolar taşardı.
Şükran Ay çok uzun süre Kernekte program yaptığı için, oğlu rahmetli Savaş Ay’da kernekte bizlerle beraber vakit geçirirdi
Saka Şükrü 'nün Hüseyin bu gazinoda, cezaevi müdürünü silahla vurup öldürünce, bir süre insanlar tedirgin olmuştu ama olay unutulunca gazino işlevine devam etmişti.
Daha sonraki yıllar Saka Şükrü'nün oğulları Hüseyin ve kardeşleri İstanbul'a gidince buranın işletmesini 1978 yılında rahmetli Sait Mermer ve oğlu Cengiz Mermer yapmaya başladı. Daha sonra Bodo lakaplı Abdullah Kapusuz buraya ortak olarak girdi, akabinde ortaklarını ayırarak tek başına işletmeye devam etti.
Kernek parkı diye telafuz ettiğimiz mekanda izlediğimiz en son sanatçı Kayısı şenlikleri kapsamında, Kayısı güzeli seçimi için şehrimize gelen Muazzez Abacıydı diye hatırlıyorum. Kayısı şenlikleri sözcüğünü bilerek kullandım çünkü o zaman henüz festival kapsamına alınmamıştı.
Sanıyorum 2012 yılında Belediye yetkilileri, Bodoyu çıkararak, Malatya ve kernek ile ilgili hiç bir anısı ve fikri bulunmayan Sivaslı bir muhterem zatın dahice!!! projesini hayata geçirdi.
Bu muhterem zat, Kernek denince ilk akla gelen suyu bin bir zorlukla kaybederek! daha doğrusu kanalizasyona akıtıp heba ederek kernek parkını bugünkü, beton yığını haline getirdi...
Neyse biz konumuza dönecek olursak;
O yıllar tüm imkansızlıklara rağmen Malatya’nın sosyal yönden çok hareketli olduğu yıllardı.
Ailece müzik dinleyeceğiniz üç adet mekan vardı. Bunlardan biri şimdi anlattığım mekandı, diğeri Hürriyet Aile Çay Bahçesi ve bir diğeri de Hükümet binası arkasında yer alan Vilayet Aile Çay Bahçesiydi. Burada da Malatya'nın sevilen sanatçıları sahne alır ve sanatlarını icra ederlerdi .
Burası ile ilgili maalesef anım ve fazla bilgim olmadığı için, sadece rahmetli Adnan Erkuş hocamın burada sazıyla ve sözüyle sahne aldığını söyleyip noktayı koyalım.
1960 yılında tüm ekonomik verileri Kayseri'den iyi olan şehrimizin böyle de bir eğlence hayatı vardı....
Yine birilerini andık sizlere de hatırlattık ...
Ölenlere rahmet ...
Kalanlara sağlıklı bir ömür...
Selam olsun Malatya’mın güzel insanlarına...